Bir buçuk seneye yakın zamandır, ekranda fırtına gibi esen, Kiralık Aşk'ın Ömer İplikçi'si olarak hayatımıza girip, günden güne yayılan, kara kaşından esmer tenine, kuzguni saçlarından boncuk gözlerine, minik burnundan seksi kaslarına hatta kulaklarına kadar konuştuğumuz Barış Arduç... Bana kalırsa, Allah'ın "gülümseme" eylemini gerçekleştirmesi için dünyaya gönderdiğini düşündüğüm güzel adam... Size, onu biraz anlatmak istedim... Gifler için Virgo'ya ve görseller için Emily Juless'a çok teşekkür ederim.
Geçenlerde, sürekli gittiğim çay bahçesinde, yanımdaki masada oturan iki teyzenin konuştuklarına kulak misafiri oldum. Konu, Kiralık Aşk'tı. "Oğlan çok güzel bakıyor, vallahi sırf onun için izliyorum." diye bahsediyorlardı Ömer İplikçi'den. Lafa girmek, onlarla oturup Kiralık Aşk konuşmak istediysem de uzaktan bir dinleyici olarak kaldım yan masada. Söz yine Ömer'e geldiğinde, "Allah da o çocuğun başarısını asla eksik etmesin. Hep en iyi filmlerde oynasın, Allah onu nazarlardan saklasın. Adını unuttum şimdi." dedi, daha yaşlı olduğunu düşündüğüm teyze. Tam o sırada, sohbetlerine dalıp, "Barış Arduç" dedim ve bana zaten bildiğim çok güzel bir şeyden bahsetmeye başladılar; Barış Arduç'un ne kadar güzel bir yüreği olduğundan.
Küçük, tatlı bir anı olarak bunu belleğime kaydettikten sonra biraz üzerine düşündüm. Hiç tanımadıkları, yalnızca ekranda izledikleri bir adamı nasıl bu kadar sevebiliyorlardı? Sonrasında, kendimi gülümserken buldum. Ben ya da Barış Arduç'un binlerce seveni, o teyzelerden farklı mıydı sanki?
1987'nin 9 Ekim'inde, İsviçre'de dünyaya gelmiş. Üç çocuklu bir ailenin ortanca çocuğu. İlk ve orta öğretimin ardından, spor akademisine yazılmış ama hayat, oyuncu olması ve bizlerin karşına çıkarması yönünde ilerlemiş onun için.
Dünden bugüne kariyerine göz atacak olursak; sektöre 2011 yılında giriş yaptı. Küçük Hanım Efendi, Dinle Sevgili, Pis Yedili, Benim İçin Üzülme gibi dizilerde rol aldı. Benim İçin Üzülme'nin ilk bölümünde hayat verdiği Ahmet karakteri ölmüş ve Barış Arduç, flashback sahneleri için bir müddet daha oynamıştı. Trabzonspor aşkıyla yanıp tutuşan amatör bir futbolcuyu, çok başarılı bir karadeniz şivesiyle canlandırıyordu. O dönemde, Trabzonspor taraftarı, tribünde "Ahmet seçmeleri değil, kalbimizi kazandı" yazılı pankart açmışlardı.
Barış Arduç daha sonra yola Bugünün Saraylısı dizisi'yle devam etti. İlk başrol deneyimi olan Racon: Ailem İçin adlı diziyle, siması akıllarda yer etmeye başladı. Aynı zamanda, Sadece Sen ve Deliha filmlerinde de rol alarak, kariyerine sinema deneyimini de katmış oldu.
Kiralık Aşk'la beraber, çok büyük bir hayran kitlesine sahip oldu. Yazının başında da bahsettim, onu tanımıyorum ama biliyorum. Cankurtaranlık yapıp bine yakın kişinin hayatını kurtaran bir adam her şeyden önce. Kansersiz Yaşam Derneği'nin "Sporcu Melekler Projesi"ne, kürek çekerek destek verdi. Haçiko Derneği yararına, 2016 yılı takvimi için objektif karşısında poz verdi. TEGV'in 20.yılı şerefine düzenlenen gecede, "Nayino" şarkısını seslendirerek, binlerce çocuğun eğitimine katkıda bulundu. Şu anda da Kansersiz Yaşam Derneği'nin iyi niyet elçisi. Ve hayranları tarafından gelen istek üzerine, doğum günü için, Kansersiz Yaşam Derneği'yle ortak yürütülen "Barış'a Kitapçık" kampanyası düzenlendi. Hayranları, Barış Arduç'un doğum günü için, kanserli hastalara umut olarak, ona en güzel hediyeyi verdiler belki de. Kampanya kapsamında yapılan bağış, 10.000 TL'nin üzerinde.
Yazı devam ediyor...