Biri Neriman’ı ateşe versin artık. Bak defalarca yazdım, yol da gösterdim neden kimse beni dinlemiyor yahu? Zamanında çözüverseydik şu işi ne güzel olacaktı. Bir insan bu kadar gereksiz, bu seviyede anlamsız nasıl olabilir? Valla bence ancak dizide olabilir, aynen böyle yazılarak olabilir. Yoksa Allah düşmanımın başına böyle hısım, akraba vermesin. Necmi döndü bakalım bu sefer ne halt edecek bizim kudretli amca? Pabucumun amcası... Neyse ya ne gider yaptık akşam akşam herkese sıradan. 

Tek geçiyorum;

Ömer’in yengesine yaptığı konuşma her şeye rağmen nerede durduğunu ne hissettiğini ve gerçekten anladığını gösterdi bence bizlere…

Defne’ye “Sen ne yaptın bir yıl?” diye sorduğunda “Hala seninle miyim?” derken “Hala benimle misin?” demeye çalışması ve Defne’den bir şeyler duyabilmek için kıvranmasını izlemek güzeldi.

Şimdi adam âşık, eşekler gibi pişman, kızımız korkudan bacakları titrese de hala çok seviyor. Eh, seyredelim madem neler olacak… Bugün Ömer tek, herkes Ömer’e karşı ama benim sıpa çözer bu işi.

Bunu yazmazsam içimde kalacak, son sahne falan öyle duygusal şiddet bilmem ne yorumları yapanlar gördüm. Palavra işler bunlar arkadaşlar. Seviyorsan seviyorsundur, sevginin öfkesi de şefkati de belli eder kendini. 

Kız delirmiş çırpınıyor, adam sarılmaya çalışıyor ne var ki bunda abartılacak? Malum aşkta ve savaşta her şey mubah, eyvallah berberli şarkılar dinleyerek Avrupalı olunmuyor ama Avrupa’da da adamın kalbi başka yerde atmıyor, kalp aynı kalp, acı aynı acı konuyu saptırmamak lazım diye düşünüyorum. ^^