Star Wars | The Force Awakens: Güç daima bizimle!

Star Wars | The Force Awakens: Güç daima bizimle!
George Lucas, 1977 senesinde Star Wars filmini yayınladığında sinema seyircilerini film izleme alışkanlıklarını kökünden değiştirmişti. Ama aynı zamanda filmlerin yapılış şeklini de bambaşka bir seviyeye çıkartmıştı. Bu film çekildiği zaman ne cep telefonu vardı ne de kolayca erişebildiğimiz bilgisayarlar. İnternet diye bir şey duyulmamıştı. George Lucas, üniversiteden mezun olduktan sonra büyük stüdyoların güdümü altında çalışmaktansa bağımsız olmayı dilediğinden kendi film şirketini kurmuştu: Lucas Film Limited. Fakat henüz ikinci filmi American Graffiti’yi çekerken bile, Lucas’ın aklında bambaşka bir hikâye vardı: Bir uzay serüveni! Bir galaktik peri masalı! 

Bilim kurgu, o dönemde iş yapan bir tür değildi. Çok iş yapmış tek uzay filmi de Kubrick’in efsanevi 2001: A Space Odyssey filmi idi. Bilim kurgu filmleri dünyanın sona erişini anlatan karamsar filmlerdi. Lucas 1974’te Star Wars’ı yazmaya başladığında ise mitoloji ve felsefeden beslendi, binlerce yıllık geçmişe sahip klasik mitolojik hikâye örgüsü ile kahraman asi birliğinin şeytani galaktik imparatorluk ile mücadelesini kaleme aldı. Bir sene boyunca yazdığı senaryonun ancak ilk bölümünü filme çekebilirdi, böylece kalanı rafa kaldırdı. Ancak film için 20th Century Fox ile anlaşma imzalarken iki noktayı ele aldı: Devam filmlerini, yani senaryosunun geri kalanını çekecekti ve lisans haklarına sahip olacaktı. Böylece tişörtler yaparak, posterler basarak, eğer ki stüdyo tanıtım yapmaz ise filmini satabileceğini düşünüyordu.

Kontrat imzalandıktan sonra 1975 yazında George Lucas, filmini yapabilmek için bir görsel efekt şirketi kurdu: ILM, Industrial Light & Magic. ILM’in ilk işi, kamera hareketlerini kontrol edecek bir yapay zeka üretmekti. Çünkü hatırlayalım, bu film çekildiğinde gidip bilgisayar alamıyordunuz. O yüzden kendileri bir tane ürettiler ve sanat departmanı da uzay gemilerinin modellerini yapmaya başladı. 

Bu esnada yüzlerce genç aktörle deneme çekimi yapan Lucas, filmine oyuncu seçiyordu. Başrollerde tanınmamış yüzler oynatmayı kafasına koymuştu. Basit bir çiftçi çocuğu iken ideallerinin peşinde serüven peşinde koşan ve mistik Güç’ü kullanarak Jedi şövalyesi olmak üzere eğitim gören Luke Skykiller rolüne Mark Hamill’i seçti. Zayıf ve narin değil gayet kararlı ve cüretkâr Prenses Leia Organa rolü Carrie Fisher’e gitti. Bencil ama çekici kaçakçı Han Solo rolünü ise diğer oyunculara sayfadan repliklerini okurken yönetmeni etkilemeyi başaran Harrison Ford kaptı. Filmde ağırlığını hissettirmesi gereken yaşlı Jedi şövalyesi Obi-Wan Kenobi rolü içinse gerçek bir karakter oyuncusu, Sir Alec Guinness seçilmişti.

Ve 1976’da George Lucas ile ekibi Tunus’ta filmi çekmeye başladılar. Çekimlerin ilk iki haftasında Sahra Çölünde görülmemiş fırtınalara yakalandılar. Ardından cehennemi andıran sıcaklarda çekim yapmaya devam ettiler. Çevre koşulları elektronik aletleri etkiliyor, robotlar sürekli bozuluyor ve tüm ekip teknik sorunlar yaşıyordu. George Lucas boyundan büyük işe kalkıştığını düşünmeye başlamıştı.


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER