DİLARA
GÜRPINAR
Bakımlı ve
güzel bir kadındır. Üniversite yıllarında tanıştığı Cihan ile evlenmiş ve bu
evliliğinden bir oğlu ve bir kızı olmuştur. Çocukları dahil çevresindeki
herkese karşı oldukça mesafeli bir kadındır. Yurt dışında yaşayan varlıklı bir
ailesi vardır ve ailesinden gelen sermaye ile Cihan’ın iş ortağı olmuştur ama
işlere hiç ilgisi yoktur. Babası öldükten sonra üvey bir kardeşi olduğu ortaya
çıkmıştır. Hem çevresindeki itibarını korumak için hem de miras bölünmesin diye
bunu herkesten hatta eşinden bile saklamıştır.

Cemiyet
hayatındaki konumu onun için her şeyin başında gelir. Sırf bu nedenle bütün
vaktini Kimsesiz Çocuklara Toplumsal Destek Vakfı’nda geçiriyor. Hedefi o
derneğin başkanı olabilmek. Uzun zamandır mutsuz giden bir evliliği olmasına
karşın çevresindekilerin imrendiği örnek bir aile modeli çizmeyi tercih ediyor.
Dilara ben
merkezcil bir kadındır. Çevresindeki insanların duygularından çok kendi
hissettikleri ve istedikleri önemlidir.
Zenginlik ve statü onun için her şeyden önce gelir. Kendisini herkesten
üstün görür. Sevgisini belli etmez. Bu nedenle de çocukları ile olan
ilişkisinde hep bir mesafe, resmiyet vardır.

Cansu’nun
ilk zamanlar karıştığını ve öz kızının aslında Hazal olduğunu kabul edemez. Ama
Gülseren’e olan nefreti yüzünden Hazal’ı yanına, yalıya alır.
Gülseren ne
kadar anaç, sıcakkanlı bir kadınsa, Dilara o kadar soğuk ve mesafeli bir
kadındır. İstediklerini elde etmek için yapamayacağı şey yoktur. Cihan’ın
istemediğini bildiği halde kayınpederi Rahmi ile işbirliği içinde olmasının en
büyük nedenlerinden biri budur.

Hayattaki en
büyük korkusu cemiyet hayatındaki konumunu kaybetmesi, herkesin onun aslında
imrenilecek bir hayata sahip olmadığını öğrenmesidir.