Burcu Özberk ile ilk set ziyaretim zamanında da karşılaşmış ama tanışmamıştık. Bu kez sahneler arasındaki geçişlerde bekleme süresi neredeyse hiç olduğu için sohbetimiz en sona kalıyor. Sohbetin her satırında ağzında Erdal Beşikçioğlu var. Tiyatro yapıyor. Sanatla hep içli dışlı olmuş. Önce müzik denemiş ama sonra oyunculukta karar kılmış. Hacettepe'de oyunculuk okurken tanıştığı Erdal Beşikçioğlu hayatına yön vermiş. Kendi ajansıyla tanıştırmış. Ardından Muhteşem Yüzyıl'daki rol gelmiş.

Muhteşem Yüzyıl bitince çok rol teklifi almış ama o, Erdal Beşikçioğlu ile tiyatro yapmayı tercih etmiş. Sonra Güneşin Kızları teklif edilmiş. Serde oyunculuk olduğu için karakter ve senaryo heyecanlandırmış ve kabul etmiş. Nazlı performansını "bir tık" tipleme gibi bulduğumu, zaten açıkça yazdığım için bu konuyu da konuşuyoruz. 25 yaşında birinin 17 yaşında bir kızı oynaması için özel bir tonlama, vücut dili ve ses kullanımı gerektiğini anlatıyor.  O kadar avantajlı bir plastik malzemesi var ki zaten zorlamasa da 17 gösterdiğini söylüyorum. Sohbet uzayacakken sete çağırıyorlar. Set ziyaretlerinin kaderi bu, tam derine inecekken biri kolunuzdan çekip hayata döndürüveriyor.