Akşam iyice derinleşip, hava serinlemeye başladığında setten ayrılma zamanı da gelmişti. Sabahlamasalar da biz gittikten sonra epeyce sahne çekeceklerdi. Kaan' zor sahnelerinden birini çekmeye başlamışken setle vedalaştık. Balmumcu'da bulunan Stüdyo 5'in yolunu tuttuk. (Arkadaş, şu stüdyoya bi asansör yapın) Milyonlarca basamak çıkıp Barış Hoca'nın yanına vardığımızda Cemal'in bir sahnesi monitördeydi. Dev ekranda Kaan Yıldırım'ı görünce kareyi almak istedim. Engin Öztürk de beni kırmadı, hemen verdi. Spoiler olsa da kareyi yayınlıyorum zira sahne resmen içime işledi.
Barış Hoca'yla ön hazırlık dönemini, Adana günlerini konuştuk. Romantik Komedi denemelerindeki rejisiyle başımın pek hoş olmadığı Yöş'ün, güçlü drama gözünü rahatça aktaracağı alanı bulmuş olmasından dolayı mutluyum. İlk bölümü de çok beğendiğimi her mecradan söylemiştim, bir kez de yüzüne söyledim. Biraz hikayenin yayılamama sorunlarından dem vurdum, yeni dönemle ilgili umut verici cümleler söyledi. Rahatladım. Onlar sabaha kadar yeni bölümü bitirip sizin huzurunuza çıkarmak için çalışmaya devam ederlerken ben evimin yolunu çoktan tutmuştum bile..
İnsanlık Suçu, bu akşam beşinci bölümüyle Kanal D'de yayına çıkacak. Bölümle ilgili ben de sadece birkaç sahne izledim ve hep olduğu gibi çok soru sormadım ki izleme keyfini kaybetmeyeyim. Zira bu akşamki bölümün çok güçlü olduğunu hikayenin yeni virajlar alacağını ve böylece seyir zevkinin de yükseleceğini söylüyorlar, bakalım bakalım ^^
Ezcümle, setin kapılarını koşulsuz açıp, olanca nezaketle ve içtenlikle ağırlayan ( Galiba en iyi set çayını içmiş olabilirim, Recep Yiğit ellerinize sağlık ) bütün İnsanlık Suçu ekibine, oyuncularına, Pastel Yapım'a ve Kanal D'ye Barış Yöş nezdinde teşekkür ederim. Yolunuz açık, ekran ömrünüz uzun olsun!