● Rogelio çok komik bir karakter. Çok çılgın anları var. Ama aynı zamanda ona güçlü bir bağ hissettiğimiz çok duygusal anları da var. Onun bu iki yönünü nasıl dengeliyorsunuz?
Bence bu harika bir soru ve yazarlarımızın büyük bir başarısı. Komedi yaparken sadece insanların suratına pasta fırlatan palyaçoyu kullanamazsınız çünkü o zaman elinizde çok yüzeysel bir karakter olur ve insanlar çok kısa zamanda ona olan ilgisini kaybeder.
Komedi oynayabilmek için karakteri çok ciddiyetle oynamanız gerektiğini düşünüyorum. Çok şanslıyım çünkü Rogelio için sahne yazdıklarında tamamen eksantrik ve dünya dışı durumlar yaratıyorlar. Ama aynı zamanda onunla kızı ya da Andrea Navedo’nun oynadığı Xiomara arasında duygu yüklü, çok güzel sahneler de yazıyorlar. Bence bu durum seyircinin bu karakteri bu kadar kabullenmesinde büyük bir rol oynuyor. Ekranda her gözüktüğünde sizi güldüren yüzeysel bir palyaço değil. Bazen onun için üzülüyorsunuz, ona acıyor, onunla acı çekiyor ve ağlıyorsunuz. Bence bu çok sağlıklı bir denge ve karakterin bütünlüğünü sağlıyor.
● Yakın zamanda eşiniz sizin en büyük hayranınız olduğunu ve Amerika’da sıfırdan başlayarak harika başarılar elde ettiğinizi söyledi. Bu başarılarınızdan biri de Critics’ Choice Television Awards’a (Eleştirmenlerin Seçimi Televizyon Ödülleri) aday olmaktı. Amerika’da oyunculuk yaparken hedefiniz nedir?
Öncelikle, eşimi çok sevdiğimi söylemek isterim. Yapmayı en çok sevdiğim şey oyunculuk. İyi senaryolar ve iyi metinler okumaya; ve onlarda yer almamın tekli edilmesine bayılıyorum. Rogelio’nun da diyeceği gibi, aday gösterilmek hiçbir şeydir, kazanmak her şey. Yo. Verdiğiniz örnekte aday gösterilmek müthiş bir şey. Birçok faktörün bir araya gelmesinin; harika bir kanalda harika insanlarla harika yazılmış bir senaryoyla harika bir dizi yapmanın doğurduğu şahane bir sonuç. Birçok unsur bir araya geliyor ve bazen sonuç bu oluyor. Bir gruptan ya da insanlardan takdir almak çok güzel bir şey. Her yönüyle öyle.
Şahsım adına konuşmam gerekirse ben sonuçlar için, ya da ödül almak veya tanınmak için çalışmıyorum. Çalışıyorum çünkü bir film ya da dizi setine ayak basıp karakterleri canlandırmaya bayılıyorum. En çok sevdiğim şey bu. İşinizi kendinize ve seyircinize saygı duyarak yaparsanız ortaya Critics’ Choice’a aday olmak gibi güzel sonuçlar çıkar. Aynı zamanda Teen Choice Award adaylığı da kazandık. Birçok faktör bir araya gelerek bu güzel sonuçları doğurdu.
● Biraz Brezilya köklerinizden bahsedebilir miyiz?
Elbette. Annem Brezilyalı.
● Neden hiçbir Brezilya dizisinde oynamadınız?
Beni hiç aramıyorlar. Hem de hiç. Onlara benim tekliflere açık olduğumu söylemelisiniz. Çıplak da oynayabilirim. Bunu yazın. Annem Brezilyalı. Tabii büyükannem de. Rio de Janerio’da, Ipanema’da yaşıyorlar. Brezilyayla güçlü bir bağım var. Sadece oranın pasaportuna sahip olduğumdan değil, ki vatandaşlığımın yarısını oluşturuyor, aynı zamanda Meksika’da yaptığım dizilerin hepsinin orada da çok başarılı olmasından. Dizilerim her yıl tekrar tekrar gösteriliyor. Ve insanlar hikayeleri her yıl tekrar sevip izliyor. Hikayeye bayılıyorlar. Brezilyayla olan bağım bu: sadece kanını taşımam değil ama Meksika’da yaptığım işlerin orada çok sevilmiş olması.
● Oraya çok sık gidiyor musunuz?
Evet, elbette. Yakın zamanda Danilo Gentili’nin programına katıldım. Çok eğlenceliydi. Çok komik ve zeki bir adam.
● Sizce bekaret, kürtaj, hamilelik gibi hassas konulara değinen Jane the Virgin’i Brezilya gibi ülkeler nasıl karşılayacak?
Bence, özellikle de Brezilya’da, bu bir sorun oluşturmayacak. Orası cinsel olarak fazlasıyla aktif bir yer. Bunu söyleyebilirim, çünkü ben de oradan geliyorum. Konu bekaret olsun olmasın, dizimiz belli etnik kökenler demografik kesimler için değil, tüm insanlar için yazılıyor. İyi yazılmış her hikayenin her yerde kabul göreceğini umuyorum.
● Dizide Rogelio’nun yakışıklı, iyi görünen, komik ve sevimli oluşunun üzerine harika oynuyorsunuz.
Öyle ama!
● Artık dede oldu. Bu konuda ne hissedecek?
Efendim?!
● Artık dede olduğuna göre, onun bu konuyla mücadele edişi üzerinden komedi yapacak mısınız?
Lütfen bir daha bu kelimeyi ağzına alma. Şimdiden iki kere söyledin. İki kere söyledin ve bu kadarı yeterli. İki çok fazla. Hayır, hayır! Bence bu harika bir soru. Jennie’nin bu hikayeyi nasıl geliştireceğini bilmiyorum ama bence çok iyi bir noktaya değindin. Bence Rogelio dede olmakla kolay kolay baş edemeyecek. Biliyorsunuz, yaşıyla ilgili sürekli yalan söylüyor. Kim bilir. Bence bu iş hiç de iyiye gitmeyecek.