Bryan Cranston: Sorumluğumuz, gerçeklere dayanan, eğlendirici ve dürüst bir hikaye anlatmak

Trombo'nun yazarı John McNamara ve Bryan Cranston
Bryan Cranston, Los Angeles’da katıldığı filmin özel gösteriminde, senaryoyu okuduğu andan itibaren rolün çok ilgisini çektiğini ve karaktere hazırlanmak için, bol bol Trumbo’nun ses kayıtlarını dinleyip, bulabildiği videoları izlediğini söylüyor. Karakterin belli başlı özelliklerinin de role hazırlanmasını kolaylaştırdığını söyleyen Cranston, gözlükleri takıp, Trumbo gibi giyinmeye başladığı anda karaktere büründüğünü söylüyor.

Trumbo’nun “kahraman” olup olmadığı konusundaki fikrinin, çekimlerden sonra biraz değiştiğini söyleyen Cranston, ünlü senaristin ailesini geçindirmek için elinden ne gelirse yaptığını ve bir şekilde hayatta kalmaya çalıştığını anlatıyor. Zaten Trumbo’nun da kahraman olmak, dönemin ilahı addedilmek gibi bir derdi olmamış bence. Hayat standartlarını çok da düşürmeden ailesini geçindirmeye çalışan ünlü senarist, o dönemi en az hasarla atlatmaya çalışmış, yine de bir sene hapse girmekten kurtulamamış.

Yazarlarla ilgili filmlerin en tekrarcı ve zaman zaman sıkıcı olabilecek bölümleri, karakterlerin klavyeleri başında tıkır tıkır yazdığı ve yazmadan önce düşünerek sağa sola baktığı sahneler oluyor kanımca. Bryan Cranston da kâh küvette, kâh salonda, evin dört bir köşesinde sürekli daktiloda bir şeyler yazıyor. Gerçekten de daktiloda yazmayı bildiğini ve çekimler sırasında çok da farkında olmadan, aklındaki düşünceleri kağıda aktardığını söyleyen Cranston, yazma eyleminin gerçekçi görünmesi için, rastgele harflere basmak yerine, mantıklı şeyler yazmaya gayret ettiğini söylüyor.

Los Angeles'te düzenlenen özel gösterimden sonra Cranston soruları cevapladı

Bu gibi hikayelerin, gerçekleri anlatırken takındıkları tavrın biraz daha eğlence ağırlıklı olmasının, daha fazla izleyiciyi sinemaya çekeceğini ve yatırımcıların da bir şekilde paralarının karşılığını almak istediğini belirten Cranston sözlerine söyle devam ediyor:

"Bizim sorumluğumuz, gerçeklere dayanan, eğlendirici ve dürüst bir hikaye anlatmak. Umuyorum bu hikaye, o döneme dair fazla bilgiye sahip olmayan genç nesle biraz olsun ilham verir. İnsanlar filmi izledikten sonra, eve gidip karakter hakkında araştırma yapıyorsa, yolda filmi tartışıyorsa, ne mutlu bize.

Filmde birçok gerçek karakterin bahsi geçiyor ve hepsinin bir şekilde Trumbo’nun hikayesine katkısı oluyor. Sonlara doğru, genç bir oyuncu Trumbo’nun evine gelir ve çekilmekte olan bir senaryoyu acilen düzeltmesini rica eder. Senaryo meşhur “Spartaküs”, Trumbo’dan yardım isteyen ünlü oyuncu da Kirk Douglas’tır. 1950’lerin sonunda “kara liste”nin etkisi azalmaya başlarken, Kirk Douglas’ın cesurca Trumbo’yla çalıştığını itiraf etmesinin ardından, ünlü yazar yavaştan Hollywood’a döner ve kendi ismiyle birçok senaryoya imza atar. Filmin çekimleri sırasında, halen hayatta olan Kirk Douglas’ın aradığını ve “Kendimi oynamam için neden beni işe almadınız?” diye çıkıştığını söyleyen Cranston, ünlü aktörün filmi son derece desteklediğini ve dönemle ilgili bütün sorularını yanıtladığını söylüyor.

Şahsi fikrim, Trumbo’nun eğlendirici yönünün ağır bastığı ve hatta biraz Disney-vari çekildiği yönünde ki Bryan Cranston röportajından da anladığımız üzere, filmin yapım kadrosunun amacı, hikayeyi olabildiğince “hafif” anlatmak yönünde olmuş. Filmin oyuncu kadrosunda Helen Mirren, Diane Lane, Louis CK ve daha birçok ünlü oyuncuyu görümek mümkün. Hollywood’un bu utanç verici dönemine tanıklık etmek ve Bryan Cranston’un hayal kırıklığına uğratmayan performansını izlemek için “Trumbo”ya bir şans verebilirsiniz.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER