Sen onu çizersin, o başkasını..

Defne’nin Ömer’in aşkının büyüklüğünden emin olamayışı ne kadar sinirimi bozduysa da, sevdiği beyefendiyi başka bir kadına kaptırma korkusu telaşı ile yaptıkları bir o kadar hoşuma gitti. İşi olmadığı halde iş uydurması, gitmekten vazgeçip sevdiği adama yapışması, dikkati dağılsın diye mesaj bombardımanına tutması üzerinde çok şık durdu. Zaten güzel ne giymiş de yakışmamış? Bir de şu İz Hanım kapıda, bacada ansızın bitip romantik dakikalarımızı, evliliği ima eden güzel sözlerimizi ve iç eriten bakışlarımızı (Şekil-1) bölmeseydi çok daha güzel olurdu ama neyse artık o da tuzumuz biberimiz n'apalım?

Şekil-1    

İz.. Başının altından ne çıkacak bir türlü kestirilemeyen insan. Bir baktık Defne’yi gaza getirip, onun en kadınsı damarına basıyor, pençelerini savuşturuyorsun, bir baktık -ki burasından emin değilim ama- Defne’sini Ömer’in ayağına getiriyorsun. Nazlıcan’ın Defne’yi araması, olayı duyuruşu plandı ve bunun ardında bence İz vardı. Ne yapmaya çalışıyor bir türlü anlayamıyorum ama doğru yolda olduğu kesin. O kadar nefret ettik, kız bize hizmet etti iyi mi! Son ana kadar İz’den yanlış bir hareket bekledim durdum. İçime bir şey oturdu, gitmedi. Defne’nin telefonu çaldı o kara haber geldi ya, ben işte orada çöktüm. Sanırsın Ömer İplikçi benim kara sevdam ve beni terk ediyor. Yarabbi o nasıl bir duygu akışıdır?

Cnm şu an umrum dışısın..

Defne, kararını vermişti. Ömer’in yanında Ömersiz durmayı seçtiği yolunda, tümseklerden atlaya atlaya dümdüz ilerlemeye çalışıyordu ki birden Ömer’e götüren bir U dönüşünde buldu kendini. İyi de oldu, oh canıma değsin. Bahaneyle sarıldınız ettiniz, yoksa sizin bir araya geleceğiniz falan yoktu.

Gitmesin değil mi Defne? Giitmesin tabi o olmadan ne yapar, nasıl yaşarsın yoksa? İzlerin geçip gittiğini, Ömer’inin hala ona ait olduğunu anlayan bizim kızın iç çekişi der ve susarım. Emeği geçen herkese sonsuz kere teşekkürler. Haftaya görüşmek üzere, kendinize iyi bakın!
 


*İlhan Berk
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER