Son olarak gözüme,
aklıma takılanları buraya not edeyim ve vedalaşalım bu haftalık:
- Aslı Ferhat'a
Whatsapp üzerinden bir mesaj attı. Ferhat mesajı okurken telefonunun şarjı
bitti, kapanan telefonu şarja takıp duşa girdi. Yeter geldi ve gayet rahat bir
şekilde kurcaladı telefonu. Ferhat'ın telefon şifresi yok muymuş yoksa muhatap
almadığı annesiyle şifresini mi paylaşmış Ferhat?
- Whatsapp'ta 'okundu'
mesajının bu şekilde yazılı olmadığını, bunu bir çift 'mavi tik'ten anlamamız
gerektiğini hepimiz biliyoruz. Üstelik Ferhat da tam son görülme özelliğini
kapatacak türde bir karakter ama hikâyenin ilerleyişine bir katkısı olmadığı için
burayı es geçiyorum. Takıldığım yer şu: sohbet içinden bir mesaj silindiğinde
mesajı kimin sildiği net olarak görünür. Yeter mesajı sildiğinde Ferhat'ın
ekranında "Bu mesajı sildiniz" yazmalıydı. Dolayısıyla Ferhat mesajı
Aslı'nın silmediğini biliyor olmalıydı, olamadı.
- Ebru'nun evinin
alarm şifresi 1708, yani hayatını değiştiren depremin tarihi, 17 Ağustos.
Ferhat'ın kulağına bu sayı çalındı bir şekilde. İleride bir gün Ferhat'ın bunu
anımsayıp Şahin ile Ebru arasındaki bağlantıyı kurmasını bekliyorum. Açık ki
bunu bulan kişi Cem olmayacak.
- Ferhat Aslı'yı
havaalanında bırakıp gittiğinden beri üşüyor Aslı. Ebru'ya gider gitmez bir
hırka istedi ve her fırsatta sarıldı o hırkaya. Kapıya gelen Ferhat'ı geri
gönderdiğinde mesela. Ama biz Aslı'nın hırkaya sarılışını azıcık ucundan
görebildik nedense. Benzer şekilde, ormandan çıkıp arabaya doğru giderken de
ayağı takılmış gibi yapıp sendeledi Aslı, sırf Ferhat elinden, kolundan tutsun
diye. Ve biz Ferhat'ın Aslı'yı tutuşunu da azıcık ucundan gördük yine. Yakın
çekimlerde bu ısrar neden?
- Abidin ve Gülsüm
arasında kıvılcımlar çakmak üzere. Şimdilik sadece birbirlerine minnetle ve
şefkatle bakıyor ve bir sırrı paylaşıyorlar. Ben ikisinin başka ve yeni
hikâyeleri olsun isterdim ama belli ki yolları birleşecek. Rica ediyorum
onlarınki bari yavaş ilerlesin, benim artık başım dönüyor. Bu havada durup
durup kafamı suya sokamam ki!
- Aslı'nın Yılmaz'ın
babasını 5 yıl önce ameliyat ettiği söylenmişti geçen hafta. Bu hafta 3 yıla
düştü süre. Neler oluyor, Aslı'nın 5 yıl önce uzman cerrah olmadığını mı fark
ettiniz?
- Ve bu Cüneyt hiç
tökezlemeyecek mi? Her şey yanına mı kalacak böyle?