Nikâhı
basması bir işe yaramayınca çözümü Aslı ve Ferhat'ı sorguya almakta bulan Cem'i
hâlâ anlamıyorum. Çapraz sorgu fikri makul, başka türlü ikini ayrı ayrı
kıstırıp konuşturamazdı. Ama bu yaptığı görevini kötüye kullanmaktır. İki
günlük polis memuru biri gibi davranmamalıydı.
Ben zaten
baştan beri ikna olamıyorum Cem'in bahsedilen o çok iyi polis olduğuna. Yiğit'i
araştırma fikrini bile Ferhat soktu aklına. Değil ki gidip Aslı'nın Beyrut'ta
olduğu tarihlerde Ferhat'ın da orada bulunup bulunmadığını araştırmayı akıl
etsin pasaport kayıtlarından. Dolayısıyla Cem'den bir beklentim kalmadı, Yiğit
biraz daha akıllıya benziyor, çözse çözse o çözer.
Ferhat o
kadar tek kişilik ve kendisi odaklı bir hayat kurmuş ki kendine, duygularını
saklamak bir yana, insanlarla nasıl konuşulacağını bile unutmuş. Yiğit'e bizden
uzak dur, ateşi harlama derken, kardeşini Namık'tan korumak isteyen bir abi
aradım satır aralarında. Ama duruşu o kadar sert, üslubu o kadar yanlış ki,
Yiğit haklı olarak tehdit edildiğini hissediyor, ben de görmek istediğim şeyi
görebildiğimi iddia edemiyorum.
Kim kimi sorguluyor?
Yeter'in
Namık'ın ve Emirhan ailesinin hayatına nasıl girdiğini ve Handan tarafından
hangi gerekçeyle dışlandığını öğrendik, teşekkür ederim. Şimdi sırada,
Ferhat'ın annesinden uzaklaşma sebebi var merak ettiğim. Bir de, Yiğit'in
Gülsüm'den uzaklaşma sebebi.
Yeter'in
Yiğit'in yaşadığı yere gitmesi, torunuyla, geliniyle konuşma çabası, ilk kez
Yeter'i anlamaya çalışmama neden oldu. Suna da anlamaya çalıştı Yeter'i. Evine
çağırdı, konuşmasına izin verdi, dinledi. Bunun devamı da gelecek diye
düşünüyorum. Ve Yiğit bunu duysa kıyameti koparır gibi geliyor bana, bu da
abisine ne kadar benzediğini gösterir bize. Pek sanmıyorum ama, umarım
yanılırım.
Çok şükür şu
kayıp bilgisayar konusu çok geçmeden çözüldü. Ferhat Aslan, seke seke
çatılardan geçerek ele geçirdi bilgisayarı. Azmettirici olarak da Namık'ın
rakibi ve mevcut belediye başkanı Zafer'in adını aldı. Demek bir de Zafer Bey
girecek hikâyeye. Umarım Muhammet Uzuner'in kalibresinde bir oyuncu gelir de
keyifle izleriz atışmalarını. Fakat anlamadığım bir şey var, Namık neden DNA
testi yaptırmış olsun Ferhat için? Bir şüphesi mi varmış? Peki, diyelim emin
olmak istemiş ve test yaptırmış, öğreneceğini öğrendikten sonra testi neden
imha etmemiş de bilgisayarında saklamış? O kadar değerliyse bir kasaya koyar ve
unutursun, bilgisayarda saklamak niye?
İdil önce
hamile olduğunu öğrendi, ardından da Ferhat'ın Namık'ın oğlu olduğunu. Namık'ın
istememe ihtimaline karşı bebeğinin sigortasını kucağında buldu diye
düşünmüştüm Namık'la konuşurken. Oysa İdil beni şaşırttı, duyduklarından şoke
oldu ve bunu hazmetmeyi ve düşünmeyi seçti, bebek haberini Namık'la paylaşmadan
önce. Hiç beklemiyordum ama İdil bu hikâyenin itici güçlerinden biri olacak
gibi.
Cüneyt bu
sefer de kurtuldu ifşa olmaktan, ama bu bilgisayar hikâyesi dışında bir rolünü
göremedik. 3 haftadır bir doya doya izleyemedik onu. Az diyaloglu figüran gibi
dolanıyor ortalıkta. Zaten çiftlikteki kadınların iktidar savaşından ve
başarısız entrikalarından fazlaca sıkılıyorum, Cüneyt'in aktif bir rol oynaması
ev sahnelerini de canlandırabilir.
Gözüme batan
birkaç şeyden söz edip bitireyim. İlki, duştayken uzun uzun gördüğümüz Aslı'nın
tırnakları. Aktif olarak çalışan bir cerrahın tırnaklarını o denli uzatmasına
imkân yok. Bunun en basit sebebi, eldivenlerin delinmesine veya ele tam olarak
oturmamasına yol açmasıdır ve bu, bir cerrah için alınamayacak bir risktir.
İkincisi, Aslı'nın evlendiğini öğrenip acilen muayenehanesinden çıkan Sinan
Aslı'nın yanına saatlerce gelemezken, Dilsiz'in telefonunu alınca aniden
beliren Ferhat. Bütün gün oradan oraya koşmamış gibi, köşede bekliyormuş gibi
koşup gelen Ferhat. Anladık, adam normal biri değil. Ama böyle abartmaya da
gerek yok. Adamın kaç saattir uyumadığını ben sayamadım mesela, ama enerjisi
bir an olsun düşmedi. Hatta bir de dövmeciye gidip enerji sarf etti fazladan.
*Özdemir
Asaf, Jüri
**Evan
Stark, Coercive Control, Oxford University Press