Haydi sahaya! Hayalleri gerçek kılmaya...
Hayal kurun, hayaller iyidir.
Her insan önce kendi penceresinden bakar hayata… Zaman zaman başka pencerelerden bakmak isteyenlerse bambaşka kapılar aralar… Ve herkes bir gün yaptıklarının bedelini öder, iyiliklerinin de karşılığını bulur.

İnsanlara şans vermek, onları kazanmak için uğraşmak üzerine ahkam kesen Bahar, hayata başka pencerelerden bakabildiğini sandığı halde sadece kendi perdesini aralıyor ama bunun farkında bile değil. Herkese bir şeyleri öğretmek zorunda hissetmeden, hayatın akışına ayak uydursa belki hayat da ona karşı daha yumuşak olacak. “Çocuklar hayat bir yolculuktur. İsterseniz tek başınıza devam edersiniz isterseniz kendinize yol arkadaşları edinirsiniz. Bu sizin seçiminiz.” demişti ya, keşke o da bunların farkında olsa.

Hakan ve diğerlerinin zor hayatlar yaşadığını ben bile bilirken Bahar Hoca bilmiyor mu? Tarık, kızının yanına gidemedi de Hakan geceleri şen şakrak mı geçiriyordu? Sokak ortasında Tarık’ı bıçaklayabilen bir adamın oğlu değil mi Hakan? İnsanlara şans vermek gerek ya hani, Hakan o insanlardan değil mi? Gencecik, pırıl pırıl bir çocuğu kazanmanın yolu ona “Terbiyesiz!” diye bağırmak mı? Bahar, idealist bir öğretmense ben bugüne kadar idealist öğretmen izlemedim demektir. Yok, idealist öğretmen değilse onu böyle kabullenirim, gençlere söylediklerini de kulak ardı ederim.

Sen de kendinle yüzleşmelisin Bahar Hoca.

Bölümün başında Tarık’ı anlamaya çalışan Bahar’ın yaptığı dönüşten hoşlanmadım. Seçil’le konuşurken dimdik durmaya çalışan Bahar’ın birkaç sahneyle Tarık’ın hayatına müdahale etmesinden de. Madem öğrencilerini bu kadar düşünüyor Hakan’ın babasını da ihbar etseydi. Eminim ki Hakan’ın yediği ilk dayak değildi bu. Madem bu kadar idealist bir öğretmen, Hakan için bir şeyler yapsaydı. Ne yaptı? Hiç. Bir şeyler yaptıysa da ben görmedim. 

Ön yargı kötü bir şeydir Bahar. Hayata karşı öfkeni Tarık'tan çıkarmaya çalışıyorsun ama ön yargı kötü bir şeydir. Bahar'ın da bir 'baba' yarası olduğunu düşünsem de çevresindekilere karşı bu kadar soğuk olmasının nedeniyle ilgili bir tahmin yürütemiyorum.

Bahar’ın Tarık’ı şikayet etmesinin bence tek nedeni, Tarık’a doğru sürükleniyor oluşu. Bahar, bir akıntıya kapılmış durumda ve bundan rahatsız. Sanıyor ki bu akıntıyı durdurmanın tek yolu kesip atmak. Fakat kesemeyecek. Kesmeye çalıştıkça da Tarık’a zarar verecek.

Sanki hiç derdi yokmuş gibi bir dert daha açıldı Tarık’ın başına. Şu adamı duyun artık! Tarık, hatalarından kaçmıyor, onlarla yüzleşmeye de kendini affettirmeye de cesareti var. Çaba da gösteriyor, yeter ki çaba gösterebilme gücünü elinden almayın. Yol ne kadar uzun olursa olsun, yolun sonundan ufacık bir ışık sızarsa, o ışık güç verir insana. Fakat o yol zifiri karanlıksa dermanı kesiliverir insanın. O ışığı Tarık’ın elinden alarak kızlarının kalbine de bir ok saplıyorsunuz.

Yazı devam ediyor...
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER