Aniden gökyüzüne bakmış bizim iki yeni arkadaş.. Bir
bakmışlar ki, her zamanki mucize yıldızlarından kat be kat yıldız doluymuş
göklerde. Koca Ayı o anda kendi mucizesinin de Küçük Ayı nam-ı diğer Tavşan
Kardeş olduğunu anlamış. Günler haftaları, haftalar ayları kovalamaktan hiç
yorulmamış. Zaman şahane anlar arasında gidip gelmiş. Tüm mucize ormanı, Tavşan
Kardeş ile Koca Ayı’nın arkadaşlığını konuşuyormuş. Hiç kimse onların nasıl
arkadaş olduğuna anlam veremiyormuş. Hatta laf aramızda, onları kıskananlar
bile varmış.
Şahane anların hemen ardından aceleyle gelen bir gün Tavşan
Kardeş’in, Küçük Ayı olmadığı ortaya çıkmış. Gerçekleri öğrenen Koca Ayı o kadar
sinirlenmiş o kadar kırılmış ki, ağzından çıkanları kontrol edememiş, Tavşan
Kardeş’i ne kadar üzeceğini bile bile ormanı terk etmiş. Ne yapacağını bilmeyen
Tavşan Kardeş ise çok üzülmüş. Tanıştıkları gün gökyüzündeki yıldızların sayısı
kadar gözyaşı dökmüş. Kimse ile konuşmamış, kalbi çok kırılmış, küsmüş.. Ve en
önemlisi Koca Ayı gittiği için, mucizelere inanmaktan vazgeçmiş.
"Ömer Koca Ayı dedik diye küsmedin değil mi?" by Defne
Sonra mı? Tavşan Kardeş’i ne kadar özlediğini anlayan Koca
Ayı tüm yaptıklarını telafi etmek için krallığı olan Mucize Ormanı'na geri
dönmüş. Ne olursa olsun Tavşan Kardeş’in kalbini kazanmaya söz vermiş. Ancak
döndüğünde bir de ne görsün? Hiçbir şey bıraktığı gibi değilmiş. Kırmızı
kapılı evi bile yağmurdan fırtınadan etkilenmiş, mavi sincaplar ormanın diğer
köşesine taşınmış. Koca Ayı’nın eskiden
çok sevdiği arkadaşları bile ona kırgınmış. Hatta Koca Ayı’nın krallığına göz
dikmeye cüret edenler bile olmuş. Pes etmeyen Koca Ayı, kendine yeni bir ev yapmış. Sağa-sola, tüm Mucize Ormanı'na geri döndüğünü duyurmuş. Kulaktan kulağa, dilden dile
taşınan bu haber Tavşan Kardeş’in de kulağına gelmiş. Kırgın Tavşan Kardeş hiç
oralı olmamış gibi görünmeye çalışıyormuş ama kalbi yerinden fırlayacak
gibiymiş. Ormanda duyduğu her ayak sesini Koca Ayak’a ait sanıyor,
heyecanlanıyormuş.
Masalın sonunu merak ediyorsunuz değil mi? Az çok
tahminleriniz de vardır. Nasıl olsa masal bu, mutlu son kaderidir, diye hafif
bir rahatlamada bile olabilir. Masalların büyüsü de burada zaten.. Elbette ki bu
masalın da mutlu biten bir sonu var. Başka bir yazıda masalın sonunu da anlatayım size. Ama
şimdi Tavşan Kardeş ve Koca Ayak’a biraz zaman verelim, ta ki yaşayacakları o "şahane an"a kadar. Ben de size bir başka masaldan kesitler
sunayım.
“Masal bu ya olur ya..” diye boşuna dememişler. Masallara inanın. Her masal bir
mucizedir aslında. Ve kocaman kalbi olanlar, yüreği tertemiz kalanlar masalları
sorgulamaz, mucizelerden vazgeçmez. Yukarıda okuduğunuz masalı da mucizelere
inanmaktan vazgeçmeyin diye uydurdum. Mucizeler vardır, en çok da masalların
içinde..İşte bu nedenle, Koca Ayı ile Tavşan Kardeş’in arkadaş olması, elma
toplaması imkansız değildir. Ve yine aynı nedenle bir masalda Koca Ayı ve
Tavşan’ın arkadaş olabileceğine inanıyorsanız ne olursa olsun barışacaklarına
da inanmak zorundasınız.
Yazı devam ediyor..