Baloncu bölümünde de karşımıza çıkmıştı; Gotham’ın
Batman doğmadan önce kendi koruyucuları her zaman olmuş. Bu bölüm karşımıza
çıkan Keçinin Ruhu da adaleti kendi bildiği yolla sağlamaya çalışan ve Gotham’ın
zenginliklerini elinde bulunduran %1’e ders vermek isteyen bir seri katil idi. Bu
seri katillerin ardındaki kişi Baloncu gibi Gotham’ı korumaya çalışıyordu. #occupywallstreet
eylemlerini hatırlarsınız. Dünya refahını elinde bulunduran %1’e karşı %99’un
isyanı idi. Bu bölüm biraz da bu isyana şahit olduk. Tek farkla bu isyanı dile
getiren bir seri katil idi. Zengin ailelerin ilk doğan çocuklarını kaçırıp
dinsel bir tören ile işkence edip, epik bir sunumla ölü bedenlerini şehrin bir
yerine bıraktı.
Bizim Rıza babamız varsa Gotham'ın da Dix'i var.
Bundan 10 yıl önce Bullock henüz bir çaylak iken,
ortağı ile bu katilin peşine düşmüşler. Bu bölüm Bullock’ın geçmişine bir
yolculuk yaptık. Dizinin başından beri Bullock bize yozlaşmış bir polis olarak
gösterilmişti ve Bullock’ı bu hale ne getirdi bilmiyorduk. Bu bölüm gördük ki
bir zamanlar Bullock da idealist bir çaylakmış, tıp ki Gordon gibi. Bullock’ın
şimdiler de Gordon’a sıkça tekrar ettiği şeyi bundan 10 yıl önce ortağı Dix ona
tekrar ediyormuş: Gotham’ın altın kuralı; Gotham’da kahramanlığa yer yok! Ancak
nasıl Gordon Bullock’ı dinlemiyorsa, o zamanlarda idealist bir polis olan
Bullock da ortağını dinlememiş. Ortağının başına kötü bir kaza gelmesine
rağmen Keçinin Ruhu katilini öldürmüş ve dava kapanmış. Dix ise tekerlekli
sandalyeye mahkûm kalmış.
'O bilmecelerini alır...' bakışı.
Bu nedenle Bullock, bir tren rayına özenle ve
ayinsel şekilde yerleştirilmiş kadın cesedi ile karşılaşınca geçmişin hayaleti
ile karşılaşmış gibi oldu. Bir yandan Nygma, bilmeceleri eşliğinde kadın
hakkında bilgi verirken, bir yandan da Bullock bu cesetle ilgili daha önce de
gördüğü ve bildiği şeyleri söyleyerek; bunun bir kopya cinayet olduğunu iddia
etti.
Gordon'ın hayatı iyice zorlaşıyor: sevgilisi, işi ve Gotham!
Gordon’ın karısı ile yüzleşmesi bitip, Bullock’a
katılınca, dedektiflerimiz bulunan cesette, bu cinayetin kopya cinayet
olamayacağını gösteren bir ayrıntı ile karşılaştılar. 10 yıldır bu ayrıntıyı
bilen bir kişi daha vardı. O da Bullock’ın eski ortağı Dix’i. Onu ziyarete
gittiklerinde Gordon, Bullock hakkında bilmediği başka şeyleri de öğrendi. Geçen
bölüm aralarında kurmaya başladıkları denge şimdilik daha da sağlamlaştı. Peki,
Gordon’un da sonu Bullock gibi mi olacak? Bunu ilerleyen bölümlerde göreceğiz
ama iki bölümdür kendi hayatı, polisliği ve Gotham’ın düzeni arasında bir
bocalama yaşadığını görüyoruz.
Her bölüm, ileride Batman'e bela olacak kötüleri daha yakından tanıyoruz. Bu bölüm Nygma'ya daha farklı gözle baktık. Kafasının nasıl çalıştığına dair ipuçları da gördük. Dünyayı algılama
şekli, Nygma’nın karanlık dünya ile polis olma arasında çok ince bir çizgide
durduğunu gösterdi. Belki de bu nedenle Kristen Kringle adlı kanıtlardan
sorumlu görevliyle uğraştı. Çünkü onun bu sınırı geçmeyip, kendi zihninin
karanlıklarında boğulmamak için onu biz sıradan insanların dünyasında tutacak
bir desteğe ihtiyacı var.
Allahım böyle annem olsun, kendi ülkemi kurarım.
Aynı şekilde Oswald’ın annesi ile ilişkisi bize
gelecekteki Penguen’inin ‘hassas’ yanının nasıl oluştuğunu görmemizi sağladı.
Oğul analarını her zaman tehlikeli bulurum, Oswald’ın annesi de akli dengesi
pek de yerinde olmayan bir kadın. Hayatının merkezinde oğlu var. Belli ki oğlunun
hayatının merkezindeki tek insan ve tek kadın olmak istiyor. Aralarındaki
ilişki bize gösterdi ki Oswald aslında hala mahallenin kabadayı çocuklarından
dayak yemiş, annesine sığınmış ama bir yandan da intikam planları yapan küçük
oğlan çocuğu. Sözü dinlensin, kendisine saygı duyulsun istiyor. Siz Oswald’a bu
şansı vermezseniz, Gotham vermezse o da kendine şahane yeni yollar bulur.
Gotham birinci sezonu geldiğinde, sanırım efsane bir Penguen görüp ağzımız açık
kalacak.
Bruce'a aşık olsa da kıza daha fazla replik yazılsa keşke.
Dizinin başından beri Selina Kyle, gelecekteki kedi
kadın, sanki bir ürün yerleştirme reklamı imiş gibi dizinin hemen hemen her
bölümünde birkaç dakika gözüktü. Ben bu gözükmelere şuana kadar bir anlam
veremedim ve açıkçası Selina’nın bir görünüp bir kaybolmasını komik buluyorum.
Genel hikaye ile bağını umarım çabuk kurarlar. Bu bölümde Bruce Wayne uyurken,
salonda kurduğu dedektiflik ofisini ve bağlantılar oluşturmaya çalıştığı
duvarını inceledi ve gitti.
Bu bölüm Alfred’in değişimini de gördük. Zengin
ailelerin ilk doğan çocuklarını öldüren bir seri katilin varlığı Alfred’i Wayne
için endişelendirmişti. Wayne’e dikkatli olmaları konusunda uyarırken; Wayne’nin
“o katilin benimle işi olmaz çünkü beni koparabileceği bir ailem yok” demesi
Alfred’i Wayne’nin hayatındaki pozisyonu konusunda düşünmeye itti. Ve Alfred
Wayne’nin sadece kahyası ya da koruyucusu olmadığını ve onun için bir aile
olması gerektiğine karar verdi.
Bölümün sonunda Bullock kendi akıl yürütmesi ile bu
seri katilleri kimin yakaladığını buldu ve onu tutuklamaya çalışırken ölümüne
neden oldu. Ancak tüm bunlar olurken bir şahidi olmadığı için bu ölümle ilgili
amirinin şüphelerini üzerine çektiği sırada Gordon’ın karısının eski sevgilisi
de olan ajan Montoya Gordon’ı, Oswald’ı öldürdüğü gerekçesi ile tutuklayarak
polis teşkilatına getirdi. Suç ortağı olarak Bullock’ı da tutukladılar. O
sırada sahneye Oswald’ın girmesi ile Bullock ve Gordon arasında kurulan denge yine
alt üst oldu. Bakalım ilerleyen bölümlerde karşı karşıya gelen ortaklar neler
yapacaklar?