Kalpteki iyiliktir, cesareti anlamlı kılan...
Güzel yürekli insanları sevin...
Leziz yiyeceklerle dolu bir sofra, güzel bir ortam, kalabalık bir aile. Buradan bakınca ne de güzel görünüyor değil mi? Masaya kolunuzun çarptığını düşünün, masanın ucundaki bardağın yere düşerek paramparça olduğunu. İşte Danny’nin ömür boyu suçlanmasına neden olan o olayın yaşandığı o gün, bir bardak paramparça oldu.

Bazı şeylerin telafisi yoktur. Hele ki telafi etmeye niyetiniz yoksa, hiç yoktur. Sally, bardağı bile bile masayı koyan biri benim gözümde. O güne kadar, o ailede bir şeyler yaşanmamış olsaydı o gün bu kadar büyük acılara neden olmazdı.

Belki de Sally, anne olmayı bile istemedi. Anne olmuş olmak için çocuk yaptı. Bir insanın çocuklarını çıkarlarına göre sevmesine dayanamıyorum. Biliyorum ki John, Sally’nin hoşuna giden şeyler yapmasa Sally onu da siler atar bir kalemde.

Sally ve Jane’in sahnesi çok güzeldi. Jane, ilk bölümden beri güzel yüreğini sevdiğim bir kız. Bir kalpte iyilik varsa, cesaret daha da anlam kazanır. Jane, o sözleri sadece cesur olduğu için söylemedi. Jane, vicdanına ağır geldiği için söyledi. Babasının yaptıklarını bilse, daha da ağırını söyleyebilecek bir genç var karşımızda.

Sanırım Jane, cesaretini annesinden almış. İnsan anne var, anne var diyor açıkçası. Diana’yı seviyorum, gerektiğinde John’a karşı durmasını daha çok seviyorum. John da aklını başına alıp, kendi çekirdek ailesinin huzurunu düşünürse sevinirim.

Fakat Eve, Jane’e yaklaştıkça rahatsız olduğumu da belirtmeden geçemeyeceğim. Eve, açık ve net bir şekilde Jane’i kullanmak istiyor. Jane, kırılsın istemiyorum. Ki zaten büyükannesi tarafından da kırıldı. Jane ve Nolan, çok iyi iki dost olacaklar bence. Umarım bir gün birbirlerini kırmazlar.

Ve bu hikayede Sally’nin sonu ne olacak gerçekten merak ediyorum.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER