Yaz aşkı denince akla ne gelir?
Sıcak bir mevsimin dokunuşu, göz alıcı
gün batımları ve sahilde denizin melodisi eşliğinde dans eden çiftler..
Yaz aşkı her zaman 'biri' olmak zorunda
değil. Bazen çok sevilen bir yer de olur. Taff Pictures imzalı Netflix filmi
Sen İnandır'ın bizi sürüklediği Assos gibi..
Çanakkale'yi çok merak eden biri olarak
filmin büyüleyici manzaralarının Assos'ta yer alması bana sürpriz oldu. Ama ne
tatlı sürpriz!
O ne büyüleyici bir doğa.. Sanki rüzgar
bizim tenimizde esti. Renk paleti bizi de dünyasına çekti.
Ayça Ayşin Turan yine su gibi.. İşine
olan saygısını ve kariyer çizgisini çok beğendiğim bir isim. Ekin Koç ise yine
uzun yıllardır çok sevdiğim (Sana Bir Sır Vereceğim tayfa el kaldırsın) aktörlerden.
Bu iki ismi yan yana görünce play tuşuna basmamak imkansız.
Fakat..
Neden senaryo ve kurgu konusunda gözümüzü
yükseklere dikmiyoruz? Neden hep 'yetinmek' düşüyor payımıza? Özellikle son
yıllarda. Geriye gidiyoruz diyemem. Evvelce daha derinlikli işlere tanık olmuşluğumuz
var.
Geçmişte iki eli kanda olsa salonlara
akın eden sinema seyircisini bugün Netflix gibi platformların başında tutabilmek
bile zor. Sektörün ticari kaygılarına aşinayız. Yine de bu 'yüzeyde ve güvende
kalma' motivasyonu üzücü.
Sen İnandır bu furyanın sadece bir
parçası; bütünü değil.. Sektörel anlamda ciddi bir özeleştiri şart. İlişkilerin
zorlukları, karakterleri yoran engelleri, şaşırtıcı yolculuklar ve seyirciyi
kıskıvrak yakalayan duygu geçişleri kurgunun can suyudur. Tüm bunlar 'ticari
kaygılarla' ötelendiğinde elde ne kalır?
Çok sevdiğim bu sektöre açık çağrımdır; beni sen inandır!
Ayça Ayşin Turan'ın zarafeti, Ekin Koç'un
temiz oyunu ve enfes Assos manzarası sahiden keyifli. Dileğim böyle
başarılı partnerleri (böyle bir manzarada olmasa bile) ayakları yere basan
senaryolarla izlemek.
Sen İnandır yormayan, sorgulatmayan, derin
düşüncelere sevk etmeyen ferahlatıcı bir seyirlik.. Tabii dikkatli olun; film bünyede yola çıkma isteği uyandırabilir.
Yaz aşkı kavramını Pinhani şarkılarıyla tanımış bir nesil olarak kulaklarımız hep o ezgileri arar. Filmin bir noktasında Pinhani'nin parmak izlerini bulmak çok hoştu.
Bir zamanlar hepimiz aşkın maviliğine ve
koşulsuz sevginin sihrine inanıyorduk. Şimdi sadece güneş kreminin önemine ve
bol bol su içmenin cildi güzelleştirdiğine inanıyorum.
Mutlu günler.