Feyza güya Murat'tan
da kendinden de emindi ama Enver'in ortaya çıkışı ve yaklaşma biçimi aklını
karıştırdı Feyza'nın. Kendisini Enver'le birlikte gören Murat'ı görünce
suratının bembeyaz oluşu ve sahne boyunca Murat'a bir kez olsun dokunmayışı,
buna rağmen Enver'in hiçbir hareketine, sözlerine, dokunuşuna, sarılmasına
engel olmayışında gizli bütün işaretler. Feyza kendisini akışa bırakırsa o
yolun kendiliğinden Enver'e çıkacağını görebilmek için müneccim olmaya da gerek
yok zaten.
Bir aşkın, yeni bir
heyecanın Feyza'ya çok iyi geleceğini düşündük, öyle de oldu nitekim. Fakat
olmayan bir şeyler vardı hep. Murat Feyza'ya hiç o gözle bakmadı çünkü, baştaki
şefkatli tavrını koruyamadı, içindeki kötülüğü uzun süre saklayamadı ve Feyza'yı
tedirgin etmeye başladı. Evet, Feyza onun iyi biri olmadığı fikrine direnmeye
devam ediyor ama Murat yaklaşmaya çalıştıkça, evlilik bahsini açtıkça kaçmaya
çalışması, kendisi farkında olmasa bile Murat konusunda içinin rahat olmadığını
gösteriyor bize.
Bu konuda Enver de
gerçekten çok özenli davranıyor. Murat, her seferinde "Enver'le görüşmeni istemiyorum" derken Enver,
"Tercihin ne olursa olsun benim için çok kıymetlisin" diyebiliyor.
Biz, sadece bu karşılaştırmadan bile anlayabiliriz Feyza'nın Murat için
yalnızca bir araç olduğunu, Enver'in ise onu
her şeyiyle kabul ettiğini.
Çocuğun altına bir çarşaf sereydiniz keşke. ^^
Ayrıca Enver,
Barış'ın ölümüne sebep olanın bir kaza değil suikast olduğunu söylediği halde
bundan Murat'ın sorumlu olabileceğini Feyza'ya söylemeyerek de çok önemli bir
şey yaptı. Hem bu kuşkusunu Murat'a duyurmayarak kamyon şoförüne giden yolun
tıkanmaması için tedbir almış oldu; hem de Feyza'nın bunu kendisinin Murat'tan
ayrılması için yapılmış bir plan olarak düşünmesini engelledi, yani tercihi
yine Feyza'ya bıraktı. Gerçek ortaya çıktığında, yani Barış'ın ölümünden
sorumlu olan kişiye ulaşıldığında -o kişi Murat değilse bile- Feyza yine de
Enver'i seçecek, çünkü Enver'in de çok iyi ifade ettiği gibi, onlar
birbirlerine "yalnızca aşkla değil, aynı
yerde taşıdıkları acıyla da" bağlılar.
Mehmet Aslantuğ'un
Enver Eren olarak yalnızca 30 saniye görünüp bize merhaba dediği bölümün
ardından, Aslantuğ'un Tülay Günal'la karşılıklı oynadığını görmek için
heyecanlandığımı yazmıştım. Şimdilerde ekran karşısına nasıl keyifle oturduğumu
tarif bile edemem, öyle büyük bir tatmin yaşıyorum. Feyza Murat'tan ayrılmasa
da Feyza-Enver sahnelerinden asla vazgeçilmemeli, bizi bu mutluluktan mahrum
bırakmamalılar. Gerekirse hep beraber oturup ağlarız -Enver geldiğinden beri
benim gözümün yaşı hiç kurumadı zaten- ama sevdanın 'acısı bile bal' olanı
makbuldür zaten.