Aslında çok da sıkıcı bir hayatım var. 
Diğer dikkat çeken bir kısım da Yakup ve Sumru arasındaki ilişki. Sumru telefonda, Kadim ve kocasıyla ilgili şeyler duysa da, Yakup'un höt demesiyle oturdu yerine, sustu. Bu tür karakterler beni hem yoruyor, hem üzüyor. Yakup da öyle bir Yakup ki Nisana zarf atıp, amacına ulaştı. Nisan nerden bilsin babasının kallavi bir kötü adam olduğunu? Yemi hemen yuttu. Kadim'i yakalatacak mı, yoksa fragmanlarda görüldüğü üzere sadece deri montlu polis tarafından mı vurulacak, göreceğiz.  

Zaten bu bölümün "kirli sakallı deri montlu polisi" her sahneden çıktı. Reşat'ın yardımına koştu, Kadim'le karşılaştı. Hatta Efe'nin üvey annesi karakola kol düğmelerini getirdi ve bildiniz: yine aynı deri montlu polis kardeş! Bu arkadaşta olayları çözecek bir pırıltı görmüyorum, çok çok Reşat'a gider "amirim de amirim " diye şüphelerini anlatır, harcanır gider.

Son değineceğim kısım; Seda'nın annesi. Açıkçası oyuncuyu sevdim, hırsını sevdim, ama keşke hikayesini biraz daha açsalardı. Mesela; Demircan ailesi ne yapmış, niye intikam diyor, Seda kimden? Bu şekilde intikam lafı biraz havada kalıyor. Karakterleri anlayıp empati kurmak istiyor izleyici. Ama şunu söyleyeyim Seda ve Kadim'in hikayesi, dizinin tek katmanlı bir konuya sahip olmadığının sinyallerini verdi. Hikayenin en zayıf olduğunu düşündüğüm yanı; Efe'nin evlatlık verildiği aile. Onlara da adamakıllı bir hikaye yazılırsa, bu kısım topal kalmaktan kurtulur. 

Gelecek bölüm için temennim; Efe'nin biraz gün yüzü görmesi. Bu gidişle oldukça zor görünse de...


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER