Güneşin Kızları: Deli Mikseri!

BOHEM İKİLİSİ: Savaş-Nazlı

İzlerken inanılmaz eğlendiğim çift olarak yerini aldı Sav-Naz. Siyah dünyanın deli-dolu aşıkları onlar. Yine tahmin edersiniz ki buraya da bir ''ama'' getireceğim. Savaşın ısrarla Melisa ile yüz göz olmasını saçmalıklar arasında trend topic olarak seçiyorum. Aklımı kurcalayan birtakım şeyler var: Savaş'ın hikayesini biliyoruz kabul. Ama ne kadar? Annesi intihar ediyor ve Rana evlatlık ediniyor. Cümle tam olarak bu. Bildiğimiz şey de bu. Birde derinlere inelim beraberce. Annesi neden intihar ediyor ve Savaş'ı evlatlık edinip kazadan-beladan koruyan isim neden Rana? Kadına Gestapo lakabını koyuyorlar. O kadar taş kalpli bir hatun anlayacağınız. Benim bildiğim bu kadar katı insanlar hayatta başkasına acımaz. Bu noktada da aklıma gelen ''Haluk'la yoğurt yiyen bedelini öder.'' oluyor. Hayırlısı olsun.



Nazlı ve yine Nazlı. Babasına karşı takındığı tutum sinir krizlerine girip girip çıkmama neden oldu. Sayesinde tattım her bir duyguyu. Sen on sekiz yıl annen ile yaşa sonra gel buralarda ''baba'' diye diye dolan bir de anneni hapse sok. Mantıksız değil de fazla gerizekalıca buldum. Annesinden yediği tokatın ardından kurduğu saçma sapan plan ise ayrı bir fiyaskoydu. En sonunda doğru yolu buldu da rahata kavuştuk. Selin'den yediği azarlar ''eşek sıpası'' tabiri ile son bulunca yüzüm nihayet güldü.



İkisinin de farklı yerden edindikleri yaraları var. Biri doğuştan hasarlı, diğeri ise deli mıknatısı. Onlar birbirlerinde şifa bulmaya devam ederler elbette ama Allah rızası için Savaş artık geçmişini anlatmasın Nazlı'ya. Ne bileyim kum torbası çalışsınlar, birilerinin kafasını salataya soksunlar ama artık geçmiş konuşmasınlar. Öyle işte. Çatlakların döneceği yer yine Mertoğlu Konağı.


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER