23 Nisan'a Özel Film Önerisi: "Dhanak (Gökkuşağı)"

23 Nisan'a Özel Film Önerisi:
Bu sene hepimizin dengeleri şaştı, planları bozuldu. 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamalarının iptal olması yaşanan pek çok olumsuzluk düşünüldüğünde biraz geri planda kalıyor doğru. Ama bence her ne yaşıyor olursak olalım bizi mutlu edecek şeylerden vazgeçmemeliyiz ki içimizde zor günlerde tutunup güç alabileceğimiz bir şeyler kalsın. Bugün milli egemenliğimizin, zincirlerimizden kurtuluşumuzun, kendi yolumuzu kendimiz çizme gücünü elde edişimizin yüzüncü yılını kutluyoruz. Mustafa Kemal Atatürk bu günü çocuklara armağan etmiş ki geleceği bu düşünceyle kursunlar. Masumiyetleriyle, her ân her şartta mutlu olabilme yetenekleriyle bize ışık olsunlar. Tertemiz günler açılsın önümüzde. Hiçbir zaman hiçbir şey için geç olmayacağını, umudun biz ondan vazgeçmedikçe bizden vazgeçmeyeceğini bize hatırlatsınlar.

Ben de düşündüm bugün için kendi adıma ne yapabilirim diye? Bu düşünceyle şu ân okuduğunuz bu yazıyı kaleme almaya karar verdim. Çocuklar da bizlerle beraber evlerde hapisler, enerjilerini atamıyorlar. Belki en güzel kutlama anılarını yaşayacakları bir günü buruk geçirecekler. Gündüz için ellerimizde bayraklarla balkonlardayız. Güzel, sağlıklı ve mutlu yarınların ümidiyle şarkılar söyleyeceğiz. Buraya kadar her şey güzel. Peki ya akşam? Karanlık çökünce hüzün mü basacak içimizi? Tabii ki de hayır! İşte tam da “E başka ne yapacağız?” dediğiniz noktada imdadınıza yetişecek şahane bir film önerisiyle geldim size: Dhanak. Türkçe ismiyle “Gökkuşağı” 🌈



Dhanak, iki küçük çocuğun gözünden izlediğimiz sevgi dolu sıcacık bir hikâyeyi anlatıyor. Pari ve Chotu ebeveynlerini küçük yaşta kaybettikleri için amcalarıyla yaşayan iki kardeştir. Kardeşlerden küçük olan Chotu geçirdiği bir hastalık nedeniyle görememektedir. Tekrar görebilmek için tek şansı onların maddi gücünün yetmediği bir ameliyatı olmasıdır. Herkes onun bir daha göremeyeceğini ve bunu kabul etmesi gerektiğini söylerken ablası Pari ona dokuz yaşında görmeye başlayacağına dair bir söz verir. Chotu tüm kalbiyle ona inanmayı seçer ve umudunu hiç yitirmez. İki küçük kardeşin ortak noktası sinemaya olan sevgileridir. Chotu aksiyon filmleriyle tanınan Salman Khan’a hayranken, Pari ise Shah Rukh Khan’ın aşk filmlerini ezbere bilmektedir. Pari, bir gün amcalarıyla gittikleri bir film çıkışı Shah Rukh Khan’ın göremeyenlere yardım edeceğine dair bir afişi görür. Bu afiş onda Shah Rukh Khan’ın, kardeşinin olması gereken ameliyat için onlara yardım edebileceği inancını doğurur. Bu inançla ona kardeşinin dokuzuncu yaş gününe iki ay kaldığını ve  verdiği sözü tutabilmek için yardımına ihtiyacı olduğunu söyleyen mektuplar yazmaya başlar. Umudunu kaybetmeden, azimle her gün yeni bir mektup yazmaya devam eder. Mektuplarına bir türlü yanıt alamayan Pari, bir gün Shah Rukh Khan’ın yaşadıkları köye 300 km uzaklıkta bir yerde bir film çekimine katılacağını öğrenir. Ve kardeşiyle beraber bir umuda doğru yola çıkarlar...

İzlediğim işlerde ilk baktığım şey samimiyettir. Yani imdb puanı kaç olursa olsun izlediğim film bana o duyguyu geçirebiliyorsa ve bana kendini inandırabiliyorsa ben o filmi başarılı sayarım. Yani filmin puanı 10 üzerinden 8 olmasaydı bile ben bu filmi yine de gönül rahatlığıyla size önerebilirdim. Sizin de tanık olduğunuz üzere çocuk filmlerinde çocuklar genelde ya çok yaramaz ya çok başarılı ya da çok sefil ve kahraman birinin gelip kurtarmasına muhtaç olarak işleniyorlar. Fantastik, animasyon tarzı bir iş izliyorsanız belki bir ihtimal onları daha baskın karakterler olarak görme ihtimaliniz oluyor. Ama bir şey hep unutuluyor. Onlar her şeyin de ötesinde sadece bir “çocuk”lar. Dhakan, bu bakımdan tam anlamıyla olaylara iki çocuğun gözünden bakabilmenizi sağlayan bir film. Pari ve Chota’nın olaylara yaklaşımı, yer yer yaptıkları çocuksu dediğimiz hatalar, imkansız diye bir şeyin varlığına inanmamaları... Film baştan sona “masumiyet” temasıyla geçiyor. Komedi unsuru çok güzel işleniyor, diyaloglar oldukça gerçek ve hayattan alınma. Tempo yer yer hızlanıyor, yer yer nefes aldırıyor. Ama genel olarak her daim yüzünüzde bir gülümsemeyle izliyorsunuz.



2015 yapımı film, Hindistan’da “En İyi Çocuk Filmi” dalında “Hindistan Ulusal Film Ödülü” almış. Aldığı ödülü ve tüm bu güzel sözlerimi hak ettiğini izleyince siz de anlayacak, belki üzerine daha da iyilerini bile ekleyeceksiniz. Çocuklarla, aileyle izlenmeye uygun. Bollywood filmi olması gözünüzü ürkütmesin, film iki saatten az sürüyor. Ve size günü umutla, inançla kapatabilmeyi vaat eden sıcacık bir sevgi hikâyesi sunuyor. Türkçe altyazılı seçeneğiyle Netflix'te var.

Yazıma filmden en sevdiğim sahneyle son vermek istiyorum. (Panik yok, spoiler içermiyor!)

Bir sahnede Chotu’nun bir arkadaşı devamlı ablasının elinden tuttuğu için onunla şaka yollu dalga geçiyor. Chotu başta ona kızıyor ama sonra fısıldayarak diyor ki: “Sana bir sır vereyim mi? Ama Pari’ye söylemek yok. Benim hayatta en çok korktuğum şey Pari’nin elini tutamamak.” 

İçindeki çocuğun elinden sımsıkı tutmaktan vazgeçmeyen herkesin çocuk bayramı kutlu olsun.

Sevgiyle, sağlıkla ve evlerinizde kalın.

Güzel günler yakında. 

Umutla... 
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER