İki haftalık kafa izninden sonra (mazur görünüz) yeniden
karşınızdayım. Yokluğumda neler değişti, hangi dizi iptale ne kadar yaklaştı
hep birlikte bakalım.
Bu sezon “yayından kaldırma” kavramını neredeyse ortadan
kaldırdık. Kanallar sipariş ettikleri ama başarıya ulaşamayan yeni dizilerinin
çekilen tüm bölümlerini öyle ya da böyle yayınlayıp eritme yoluna gittiler.
Bunun sebebi artık hepsinin dijital platformlara satılmış olması ve “13 bölüm
13 bölümdür, fazla içerik göz çıkarmaz, zengin gösterir” mantığıyla yatırımın
biraz da olsa kurtarılma amacının güdülmesidir. İşte bu dizilerden Conviction Pazar günü bizlere veda etti.
Bakalım Hayley Atwell bir sonraki dizisinde hak ettiği başarıyı bulabilecek mi.
Belki de istediği gibi bir mucize olur ve onu Doctor Who rolünde görürüz.
Quantico pazartesi
günlerine alınarak da kendini kurtaramadı. Düşüşü hızla devam ediyor. Sezon
sonunda hikayesinde çok açık kapı bırakmaz umarım. Timeless, The Voice arkasında yayınlanırken bile ekrana zor tutunan
bir dizi olmaya başlamıştı. Amerikan Başkanı Donald Trump’ın da dalga geçtiği
üzere çok düşük reytingler alan Celebrity
Apprentice ile eşleşince iyiden iyiye kendi seyircisinin ne kadar az olduğu
ortaya çıktı. Onun da yenilenme olasılığı artık çok düşük. The Odd Couple bu hafta kendisinden önce yayınlanan tekrar
bölümlerden daha düşük reyting alan iki yeni bölümle sezonu kapadı. Cümleden de
anlaşılabileceği üzere ona da sonsuza kadar veda ettik diyebiliriz. Matthew
Perry en azından bir süre devam edebilmiş bir dizide yer almış oldu, buna da
şükür.
Sezonun en iyi yeni komedisi (ki yıl sonu listemde yer
alırsa hiç şaşırmam) The Mick tutunmaya
devam ediyor, alkışlıyorum. NBC’nin yeni yarışma formatı The Wall da çok iyi sonuçlar almaya devam ediyor, ki kendisini de
epey beğendiğimi söylemem lazım. Tekrar yayını bile saat diliminin birincisi
oluyor, üstüne yeni bölüm yayınlanınca reytingi artıyor. Bir yarışma programını
iki bölüm üst üste izletebiliyorsanız, biri tekrarken üstelik, o format tutmuş
demektir. Bakalım hangi ulusal kanal bu ışıl ışıl parlayan formatı fark edip
üzerine atlayacak. Agents of S.H.I.E.L.D.
rakipleri tekrar yayınlarken bile sivrilip seyirci toplayamıyor artık,
vedaya hazırlıklı olmak lazım.
Çarşamba günü ilk iki sezonuyla göz bebeğim olan, fakat
bilim kurgu hikayelerini geri plana atıp Game
of Thrones’a dönüştükçe ilgimi yitirdiğim The 100 yeni sezonuna başladı. The CW standartlarında iptal
gerektirecek düşüklükte bir reyting yok, malumunuz. Onların kararlarında hep
başka şeyler etkili oluyor. Bu dizinin de en azından bir final sezonu kapmadan
ekrana veda edeceğini zannetmiyorum. Star da ekranlara tutunmaya devam
ediyor. Dizi beklediğim kadar iyi çıkmadı, rakamlar da beklenen kadar iyi
değil. Yine de Fox’u idare ettiği ve Empire
boşluğunda benzer bir diziyle seyircinin aklında “müzikal drama” kavramını
hayatta tuttuğu için devamı gelecektir.
Yokluğumda Shonda Rhimes’ın TGIT kuşağı ekranlara geri
döndü. Geçtiğimiz hafta yayınlanan ilk bölümlerde başarılı sonuçlar alındı
ancak Scandal’ın ne kadar irtifa kaybettiği
bir kez daha gözler önüne serildi. Bu hafta bu tablo daha da öne çıktı. Berbat
bir seçim sürecinin ardından berbat bir başkanla baş başa kalan bir topluma
benzer hikayeleri yutturmaya çalışırsanız elbette ki “tokum” der, dizide bu
hikaye bu kadar uzamamalıydı. Sezon sonuna kadar bunun ceremesini
çekeceklerdir. İki yeni dizi de ekranlara merhaba dedi. Superior Donuts’ı seyirci de benim gibi beğenmiş olacak ki, iyi bir
sonuç aldı. Bakalım kendi günü pazartesiye taşınınca benzer sonuçlar almayı
başarabilecek mi? DC evreninde geçen bir komedi olan Powerless ise tek kelimeyle çok kötüydü. Kötü de bir açılış yaptı.
Bu hafta The Good Place’e ikinci
sezon siparişi verdiği için NBC’ye çok yüklenmeyeceğim ama… Neyse. Hiç
başlamayın derim. Sezonun bir diğer sinema uyarlaması Training Day de seyirciye merhaba dedi ama karşısında çok da büyük bir kalabalık bulamadı. CBS için reytingde yenilmek garip olmasa da seyirci sayısında NBC'nin The Blacklist'ine geçilmek kolay atlatılabilir bir darbe değil.
Gördüğünüz gibi söyleyecek çok şey birikmiş. Önümüzdeki
hafta yeniden görüşmek üzere…