Ebeveynlerin arasında en inişli
çıkışlı ilişki de kesinlikle Rıza ve Nezahat’in evliliğiydi. Ünsal ailesi biraz daha geleneksel bir yapıdaydı. Hikayenin başlangıcı da klasikti zaten.
Aileler tarafından uygun görülen bir evlilik, zaman içerisinde birbirine alışan
ve birbirini seven bir çift. Devamı da bilindik bir hikaye; evine çocuklarına
düşkün, kocasına aşık, sevecen bir anne ve parasıyla mevkisi arttıkça eşini
küçümsemeye başlayan, karısına ilgisi azalan bir adam. Başlangıçta Rıza Ünsal
dizide en sevmediğim erkek karakterlerin başında geliyordu. Çünkü bir erkekte
olmasından nefret ettiğim ne kadar özellik varsa kendisinde toplanmıştı; yalan,
aldatma, üste çıkma, kibir… Ancak yaşadığı siyasi darbe ve hapishane süreci bu
taraflarını törpüledi.
Bir ev hanımı olarak yıllarını
geçiren Nezahat de eşinin hapis yattığı dönemlerde ailesine sahip çıkmak için
mecburen iş hayatına atılıp zamanla fabrikada yükselmiş ve evi döndürmeye
başlamıştı. Hapisten çıkan Rıza, minnet duygusu azaldıkça, ödenen bedellerin
acısı geçtikçe yeniden eski aşkı Keriman’a koşmuştu. Bana göre Nezahat ikinci
defasında ondan boşanarak iyi etmişti aslında. Çünkü Rıza Nezahat’in çalışmaya
başlamasını, yıllar önce ayrı düştüğü uysal kadının çok gerilerde
kaldığını ve hayatını ondan sonra da sürdürmeyi başarmış bir Nezahat’i
hazmedememişti. Ama gerçek anlamda dönüşümü de tam bu noktada başladı. Nezahat’in
Almanya’ya gitmesinden sonra kızlarıyla mevcut iletişimi daha da yoğunlaştı,
onlara babalığın yanı sıra annelik de yaptı ve çok tonton bir insana dönüştü.
Karısının kıymetini de belki onun rolünü üstlendikten
ve ondan gerçek anlamda uzak kaldıktan sonra daha iyi anlayabildi, bu sayede
esas değeri de o zaman verdi ona. “
Evlilik
böyle bir şey işte; onu senin sevgilin yapan her şeyi sıradanlaştırıyor, günlük
hayatın içinde yok ediyor. Nasıl sıcacık gülümsediğini, elinin yumuşaklığını,
saçlarının kokusunu, sesindeki şefkati, daha birçok şeyi görmez oluyorsun. Ta
ki kaybedene kadar.” demişti bir keresinde Necdet'e. İşte Nezahat Almanya’da olduğu dönemde Rıza’nın gözünde yalnızca
çocuklarının annesi olmaktan çıkıp, sevilen bir kadın haline geldi. O sayede de
Nezahat onu yıllar sonra da olsa yeniden affedebildi.