The OfficeAmerikan
komedilerinin az ekmeğini yemedik. Ama hepsi geleneksel komedilerdi. Post
modern Amerikan komedilerine henüz el atmadık çok şükür. Yeni işlere göz
diktiğimizde genelde üstündeki küf kokusundan geçilmeyen Modern Family gibi eski kafalı işler takılıyor radarımıza, çok
şükür. Ofis komedilerimiz bir cücenin “Çaylaaaarrrrrrrrr” diye sahneye girişine
onyüzbinmilyonuncu kere gülmekten ibaret olduğundan The Office gibi bir komedi bizleri aşar.
Jim ve Pam’in
birlikteliğini sezonlar boyu bekleyecek, Michael’dan hem nefret edip hem ona
acıyıp hem de ona müthiş bir sevgi duyacak seyirci bulmak zor olacaktır. Gerçi
Engin Günaydın tipleme oynama dürtülerini biraz bastırır ve karakter çıkarmaya
emek harcarsa (Galip Derviş’te
neredeyse yakaladığı bir başarıdan söz ediyorum) şahane bir şekilde diziyi
taşıyabilir, yanına da Ufuk Özkan, Pelin Karahan, Dağhan Külegeç ve Öner Erkan’ı koyduk mu
kadro da şekillenmiş olur. Ama yok, The
Office’i ellemeyelim, kalsın.