Son bölüme gelecek olursak, bölümü Cumartesi akşamı ekrandan izleyememiş olsam da #UmudumVar etiketinin de etkisiyle çok da gecikmeden izlemek istedim.
Yeni hikayeye geçiş sonrası bu hafta Tatlı İntikam oldukça dolu bir bölümle devam etti. Pelin ve Sinan çatışması, Pelin ve Barış ilişkisi, Sinan ve Bülent’in karşı karşıya gelmesi, Rıza Bey ve Sinan'ın konuşması, Sinan ve Barış’ın karşı karşıya gelmesi, Başak ve Bülent çatışması, Simay’ın Hakan‘dan gizlediği çalışma hayatı ve tabii ki Barış’ın özel yaşamına da yansıyacağından emin olduğum sert yüzü…
Pelin, Başak ve Simay’la konuşmasında Barış’ın yanında kendini güvende hissettiğini söylese de onları izlerken benim aklım gece yaptıkları konuşmadaydı. Barış’ın “Geçmişini bilmek istemiyorum.” demesinin aslında “Seni bilmek istemiyorum.” demek gibi olduğunu düşünüyordum. İlk bölümde anlatmak istemeyen Pelin’i zorlamamasını makul bulmuştum ama anlatmak isteyen Pelin’i engellemesini sert buldum.
Yaza veda partisi için Sinan’ı tutan ve “Rahatsız olmayacağını düşündüm.” diyen Barış’ı ise son derece güvenilmez… Pelin -belki- Barış’ın gitmeyeceğinden / kaçmayacağından emin olabilir ama Barış’ın karanlık ve güvenilmez yanlarını fark etmesinin yakın olmasını ümit ediyorum. (Sevgili Sinem Özcan yorumlarında, Ceyda için pek çok kez ‘bir adım sonrasını düşünmeyen, plan yap(a)mayan kötü’ demişti, maalesef oldukça planlı ve daha güçlü bir karanlık karakter var artık…)
Adım Barış olabilir ama her an savaşa hazırım!
Sinan ve Bülent karşılaşması, Bülent’in tepkisi en az Pelin - Sinan karşılaşmaları kadar etkiliydi. Bülent -kardeşim- dediği Sinan’ın gidişinin etkilerini bir süre daha üzerinden atamayacak gibi. Başak’ın Sinan’la haberleştiğini öğrenmesiyle olacaklarsa Başak-Bülent ilişkisini daha da zorlayacak gibi duruyor.
Partide Barış’ın Filiya’ya yakın bir restoran açma planını öğrenmesinin Bülent’in Sinan ve Filiya’ya bir şans daha vermesine aracılık edeceğini düşünüyorum.
Pelin’in mi seni affetmesi daha zor, benim mi?
15. bölümün sonunda Pelin ve Sinan için “Daha gidecek yolumuz var güzel yarim, daha gidecek yolumuz var...***” demiştim. Bu yolu sevgiyle, incelikle, yaşadıkları mutluluğu paylaşarak aşmalarını bekliyordum. Geldiğimiz noktada hala gidecek çok yolu olan Pelin ve Sinan’ın mücadelesi -ki önce aşkları için mücadele kararı vermeleri gerekiyor- ise artık daha dolambaçlı ve daha karanlık olacak gibi… Kısacası, inceliklerin kazanmasını umut ettiğim hikayede artık bizi sert çatışmalar bekliyor.
* Bambaşka Biri, Ajda Pekkan
** Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olamaz, Ajda Pekkan
***Daha Gidecek Yolumuz Var, Leman Sam