İnceliklerin kazanabileceği bir hikayeden sert çatışmalara

İnceliklerin kazanabileceği bir hikayeden sert çatışmalara
Öfkem vardı, seninle benim aramda… Öfkem var, hayatla benim aramda…
“… Şimdi gel de gör beni bambaşka biri 
Topladım dağılan kalbimin her köşesini
Ardından ağlayan o zavallı kız nerede şimdi 
Gel gör beni
Sevenlere vereceğim sevgimi her şeyimi…”*

Tatlı İntikam’ın yeni hikayesi bir hafta önce değişen ve açık açık “Ben değiştim.” diyen bir Pelin Seyhan ile başladı. Bölüm başlar başlamaz zihnimde dönmeye başlayan şarkının aksine “Sevenlere vereceğim sevgimi.” bile demeyen bir Pelin, Sinan’la olan beklenmedik karşılaşmalarına kadar bir kaya gibi sert duran Pelin…

2 ay, 9 bölüm önceki Tatlı İntikam yazımı “Bencil olmayan, can yakmayan, yaşadıkça coşku veren, güldüren, gülümseten, çoğalan, çoğaltan sevgilerde buluşmak dileğiyle...” diye bitirmiş ve eski Tatlı İntikam hikayesine televizyon ekranı karşısında eşlik etsem de aklımdan geçenleri yazmak üzere bilgisayar ekranı karşısına geçememiştim.

Eski hikayede, Pelin’in kaçırılması ile başlayan süreçte Ceyda ve Rüzgar’ın oyunları, Rıza Bey, Meliha ve Süleyha Hanım’ın tutumları ile ortaya sorunların gerçeklerin ortaya çıkışı ve PelSin aşkının gücü ile aşılabileceğini, kısacası senaristlerin attıkları düğümleri çözeceklerini umut ediyordum. Ama atılan düğümleri çözmek mümkün olmayınca eski hikayeyi önce yakarak sonra yıkarak yeni bir hikayeye geçiş yapmış olduk.

Yeni hikaye ilk bölümde neden ve nasıl gittiğini bilemediğimiz Sinan’ın geri dönüşü ve Filiya’dan, Pelin’den, geri dönmekten vazgeçip geçmeyeceğinin izlerini sürdüğümüz, karakterlerin değişimlerine tanık olduğumuz ve Barış karakteriyle tanıştığımız bir başlangıç yaptı. 


Şu duvarların dili olsa da konuşsa, hikayemizi bize bizden daha güzel anlatır…

Tüm bu yakım, yıkım, değişim içinde hikayenin içinde değişmeyen tek şey ise Filiya. Sinan’ın hayalini kurduğu andan itibaren hep bir restorandan daha fazlası olan Filiya… Pelin ve Sinan’ın birbirlerini yeniden tanıdıkları, kaçamak bakışlara, heyecanlı yakınlaşmalara tanık Filiya… Ceyda’nın hikayeye tam da ortasından dahil olmasına neden olan Filiya… 

Altın Kalp tatlısının da etkisiyle Tok Kedi’nin yorumunda “Kendimi dünyada en huzur bulduğum yerde gibi hissediyordum; evimde.” diye tarif ettiği Filiya… Mutluluk, emek ve huzurun bulaşıcı olduğunu hatırlatan Filiya… Yeni hikayede ise Barış’ın da katkılarıyla savaş meydanı ilan edilen Filiya… Ama her zaman özenilen, kıymet ve emek verilen Filiya… “Restoran varsa umut var.” dedirten Filiya…   


Yeni hikaye ilk bölüme zihnimde Ajda Pekkan’ın sesiyle başlamışken bölüm sonunda yine onun sesiyle karşılaşmak ise en az bölüm sonu kadar etkiledi beni. Nikah masasında Sinan’ın arkasından bakakalan Pelin ve Sinan bir kez daha Filiya’da bir arada ama karşı karşıyayken sona erdi bölüm. 

Yazı devam ediyor.

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER