Seviyor Sevmiyor: Tuna, beni senin ruhundan koparıp mı ete bürümüşler?

Gölge'nin dünyası bir avuç içi kadar...

Deniz’e en derin yarası sakınmadan gösterdiğinde “Bak buradan kanıyorum ben!” dediğinde yanağına konan ele kendini sığdırmak istedi. Deniz’in Uygurları olup yerleşik hayata geçmek, Sümerleri olup medeniyet kurmak, Babil’in dillere destan bahçelerini onda büyütmek, Asurluları olup coğrafyasındaki en uzak noktaları keşfetmek sonra da ona karışıp yok olmak istedi. Dünya’yı Deniz’in adındaki harf sayısı kadar günde kurmak istedi. Tuna, Deniz’de Deniz’le çok olmak, dalgalara karışmak istedi.

Ama öyle çok istedi ki, kök salmaya başladı bu yüzden. Hem de öyle tertip düzen içinde değil birden; Gök yere iner gibi, kök salmaya başladı. Korktuğu için denilmez ama yanlış bir şey olduğunu fark ettiği için uzaklaşmayı seçti. Zor bir karardı bu… Kim içinde okyanuslarca kanayanından uzak kalmayı seçebilir?

Gündöndü ve Sarmaşık’ın hikayesini bilir misiniz?

Gündöndü, Güneş’e âşık bir çiçekmiş. Onu görünce utanıp başını eğer, o gidince de yollarını gözlermiş. Bir de Sarmaşık varmış. Gündöndü’nün pervanesiymiş. Ateşlere düşeceğini bilse, onun için yakarmış kendisini. Sarıp sarmalamış Gündöndü’yü.

Gündöndü Güneş’e ulaşabilmek için çırpındıkça Sarmaşık da ona dolanırmış. Bir gün Gündöndü’nün Güneş’e değil de kendisine baktığını fark etmiş Sarmaşık. Öyle mutlu olmuş öyle sevinmiş ki imkanı olsa şenlik başlatacakmış oracıkta. Sonra anlamış ki aslında Gündöndü’yü sardıkça onu boğup kurutmuş. 

Tuna o hikayedeki Sarmaşık’a benzediğini fark etti. Yalnızlığının misafirperver kollarına geri dönmesinin, gitmesinin tek nedeni buydu. Biri onu, kendisi olduğu için sevmeliydi. O istemeden, sevgi görebilmek için kendini anlatmaya çalışmadan sevmeliydi. Deniz’in etrafında durdukça, istemsizce, Sarmaşık gibi ondan ilgi bekleyecekti.

Oysa biri onu şiir gibi sevmeliydi.

“Ben seni hep sevgilim, ben seni hep, yüzünden geçen dalgalardan okudum. Gözlerine sevgi okudum, ellerine şefkat okudum… Annen seni inkar etmişti, aldım etime dokudum.”*




 *Birhan Keskin - Taş parçaları

 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER