Güzel
Köylü-Ayfer
Akay
Yaz aylarında başlayıp kış gecelerinde hayatımızda
yer edinmeye çalışan dizilerin ömrü kelebek misalidir. Birkaç aylığına başlayıp
peşine de veda ederler. Çünkü bir önceki kıştan yerine rezerve edenler vardır.
Yalnız bazıları öyledir ki hayatına durmadan devam eder, seyirciden aldığı
destek ile gücüne güç katarak taşları yerinden oynatır.
Güzel
Köylü hayatımıza tam da böyle girmişti. Ege’nin denizini,
sıcacık insanını, şivesini getirmişti. Düşman gibi görünüp kardeş bağıyla bağlı
iki aileyi bizimle tanıştırmıştı. Hüsnü Alkan’ı (Ahmet Mümtaz Taylan) ve krema
seven biricik eşi Dudu’yu hayatımızın ortasına sokmuştu. Cımal (Cemal/ Berk
Cankat) diye seslendiği büyük oğlu ve Celal (Tolga Ortancıl) diye söylendiği
küçük oğlu ile her hafta neşesini bizlerle paylaştı. İlk defa izlediğim ve her
hafta aynı kahkahayı attıran Bünyamin (Toygan Avanoğlu) karakteriyle buluşmamı
sağladı. Olmazsa olmaz dediğim Mansur (Kerim Yağcı) türküleri ile kâh
coşturdular, kâh ağlattılar. Oyuncuların tüm mekanları o kadar içten benimseyerek beni ve izleyen diğer tüm seyircilerini içine aldıkları güzel, keyifli ve
samimi bir köy kurdular. (Ahhhh daha Güzel Köy’ü ziyaret etmek istiyordum, mis
havasını içime çekmek istiyordum). Ve 17 Haziran akşamı 52. bölüm ile tadı
damağımızda kalan bir bölümle veda ettiler.