Zor zamanlardan geçtiğimiz şu son günlerde biraz kafam dağılsın, haberlerden uzak kalayım diye kanalı değiştirdiğim sırada rastladım Hatırla Gönül’e.

Aslında tanıtımları yayınlanmaya başladığı andan itibaren dikkatimi çekmiş hatta başlaması için gün saymıştım ama hayat dün varlığını hepimize acı bir şekilde hatırlattı. O yüzden bu akşam başlayacağını tamamen unutmuştum.

Hatırla Gönül’ü bu kadar heyecanla beklememin sebebi, kadrosunda Onur Saylak’ın olmasıydı. Kendisini Asi’den beri takip eder, içinde bulunduğu her yapımı keyifle izlerim. Bana göre Onur Saylak, üstüne giydiği her karakteri taşıyabilen, biz seyircileri o karakterin varlığına inandırabilen ender oyunculardan. Dost meclislerinde ismi ne zaman geçse (Evet, sık sık ismi geçiyor çünkü onu çok seviyoruz.) “bakışları ile oynayan adam” olarak tanımlıyorum. Bakışlarını bu kadar etkili kullanabilen, tek bir kelime bile etmeden sadece bakışlarıyla ne istediğini anlatabilen kaç tane oyuncu var ki? İşte Onur Saylak benim gözümde öyle bir oyuncu. 

Hatırla Gönül’de canlandırdığı Tekin, daha önceki rollerinden çok farklı olsa da yine hepimize o ve hikayesini inandırmayı başardı. Tekin sevdiği kadın ile beraber olan başarılı bir cerrah ama herkesten gizlediği karanlık bir tarafı var. Öfkesine hakim olamayan çevresindeki insanlara zarar veren bir tip. 

Dizinin başlangıcında tanıştığımız ve hikayesini dinlediğimiz hafızasını kaybetmiş bir kadın vardı: Jülide.

Bu hikaye biraz kafamızı karıştırsa da 4 ay önceye döndüğümüzde taşlar yerine oturdu. Jülide olarak tanıdığımız ve hafızasını kaybettiğini öğrendiğimiz kadının asıl adı Gönül, yani Tekin’in nişanlısı. Kocam dediği Ahmet de Tekin’in ta kendisi. Hayat onlara neler sunmuştu da Tekin sevdiği kadını böyle kandırmış, bir yalanla yaşamasına göz yummuştu?

Tekin’in karanlık tarafını görünce kaçan Gönül ve tesadüf eseri tanıştığı Yusuf’un (Engin Öztürk) hikayesini çok merak ediyorum. Tesadüf eseri tanışmış olsalar da onları birbirine bağlayan çok önemli bir sebep var. Gönül’ün babası olan adam ile Yusuf’un geçmişten kalan görülmemiş bir hesabı var. Yusuf’un Gönül’e aşık olması ve intikamı arasında kalacağı bölümleri dört gözle bekliyorum. Ancak Tekin ve Gönül ilişkisine dönecek olursak, Onur Saylak ve Gökçe Bahadır’ın uyumunu çok beğendim. Özellikle de Gönül’ün parmağının kırıldığı sahnedeki oyunculukları muhteşem değil miydi?

Son olarak, Allah aşkına Tekin insan izliyor sizi insan! Finalde Gönül’e nasıl bakışlardı onlar? Yapacaklarından ben bile korktum. Kaç Gönül kaç!

Hatırla Gönül, hem konusu hem de kadrosu ile izlenmeyi hak eden bir dizi olmuş. Emeği geçen herkesi tek tek tebrik ediyorum. Umarım uzun soluklu bir dizi olur, biz de bol bol Tekin’i izleriz…