Nemi'de drone yani uçan kamera çekimleri planlanandan daha uzun sürünce o gün için planlanan Ayaz sahneleri çekilemedi. Ertesi gün yeniden aynı yere gelip devam etmek üzere paydos verildi. Otele geri döndük. Herkes oldukça yorgundu. Erkenden yatıp ertesi sabah yine çok erken başlayacak çekim için güç toplamaya odaklandık.


Kaç kez pudralandı o yüz...

Çekimler sadece ilk güne has değil, istisnasız her gün neredeyse ekip hiç soluk almadan devam etti. İtalyan ekibin çalışma saatlerine tutkuyla bağlı olmaları (İyi ki öyleler, bunu ayrıca konuşuruz.) havanın bir açıp bir kapaması, ilk günden kalan sahneleri de ekleyince Nemi'nin ikinci gün çekimleri oldukça yoğun geçti. Çekimler boyunca mesken tuttuğumuz Cafe'de, Özge'yi ne zaman görsem makyaj tazeliyordu. Durmadan çekim yaptı, o kadar az boş vakti oldu ki, gerçekten bu tempoya nasıl dayandığına hayret etmemek mümkün değil.

Fakat şunu da söylemeden geçemeyeceğim Özge, gerçekten son derece sağlıklı besleniyor. Hiç abur cubur yerken görmedim. Öğünlerini kaçırmıyor. Ayrıca porselen gibi cildine de çok iyi bakıyor. İşi biter bitmez çok yorgun olsa da makyajını mutlaka siliyor. Nemi oldukça soğuk bir yer. Eğer tepenizde güneş yoksa hava ısırıyor. Hele de akşamları korkunç bir ayaz peydah oluyor. İlk ayazı yediğinde Serkan'ın inceden sesine indi mesela.. Hemen ilaçlarla destekleyip tedbir aldılar.


Nadiren verilen mola anları. Açı değişiyor, biraz nefes almaca..

O esnada Nemi çekimlerine ilk günün planlamasının sarkması nedeniyle, ikinci gün dahil olacağı anlaşılan Serkan Çayoğlu da koşu yapmaya karar verdi.. Serkan, Roma'dayken de spor yapmaktan vazgeçmedi. Her sabah koştu. "Gölün etrafı kaç kilometredir?" sorusunun cevabını da gölün etrafını koşarak verdi. Ama kaç kilometreydi gerçekten unuttum. Artık Googlelar bakarsınız ^.^

Aslında Nemi'de dönen sohbet geyiklerinin en güzeli "Bu gölün etrafı kaç kilometre?" oldu. Elbette mesafe kavramı zayıf olan biz kadınlar, bakıp bakıp "Temiz bi 45-50 kilometre vardır." dedik. Mesafe-metraj konusunda daha içgüdüsel bilgiye sahip erkekler de "Yok yahu ne yaptınız, olsun olsun 5-6 kilometredir." dediler. Avni Bey saygılar, galiba tahmin oyununda siz ve Serkan haklı çıkmıştınız..


Kaynaşalım..

Yukarıda gördüğünüz fotoğrafta ekip az sonra Öykü'nün kasabada alışveriş yaptığı dükkan çekimlerini için seti hazırlıyor. Bu gece siz izlerken sadece saniyelerce gördüğünüz planların çekimleri saatler sürüyor. Malzemelerin taşınması, setin kurulması, kameranın pozisyon alması, ilk provalar, sonra çekmeye başlamalar.. Birazdan yağmur atıştıracak mesela ve çekim duracak..

İlk gün dil problemi olanlar, İtalyan ekibe biraz mesafeli dursa da kaynaşmaları birkaç saati bulmadı. Elinde çeviri aplikasyonlarıyla anlaşmaya çalışanlar, son gün neredeyse bıraksan İtalya'da kalıp derdini anlatabilecek kadar İtalyanca sökmüş haldeydi. Bizde usül, bir kişinin ihtiyaç anında her işi yapabilmesidir. Bizim setlerde yazılı olmayan kurallar öyledir. Hatta boşta olan, darda olanın işine yardım eder.

Ancak Trakya'dan ötesinde kafa bu tip çalışmıyor. Herkes sadece kendi işini yapıyor ve hatta sadece kendi işini yapmak istiyor. O yüzden, "Şunun ucundan bi tutsana!" dediğinde İtalyanlar yüzünüze tuhaf tuhaf bakıyorlar. Anlaşmak, duruma uyum sağlamak epeyce zaman aldı, bizim ekip için bu kafaya.. İlk günden son güne kadar da bu mantığı anlayamadılar.

İtalyanlar 8 saat çalışıp maksimum 3 sayfa çekmeyi biliyorlar. Mesai yaparlarsa o da en fazla iki saat. Sonrasında milyon versen çalışmak istemiyorlar. Ve dahi çalışmıyorlar da. Kiraz Mevsimi için çalışan İtalyan ekip, geçen sezon 19 bölüm çekmişler misal. Ve çok çalıştıklarından dertliler. Sanırım yedi sülalelerine yetecek kadar çalıştılar Kiraz Mevsimi setinde..


Bi' fotoğraf çekinebilir miyiz?

Nemi o kadar çok Türk turist alıyor ki inanamazsınız. Günde dört otobüs turist alan Nemi'ye gelen Türkler, ÖyAz ile fotoğraf çektirmeye doydu desem yeridir. Kimi çocuğuna, kimi kuzenine, kimi de torununa fotoğraf çektirdi. Ama illa çektirdiler ve istisnasız herkes görür görmez diziden bahsetmeden, "Yeni sezonu çok merak ediyoruz." demeden yanımızdan geçmediler.

Özge gündüz çekimlerinde arka sokaklarda olduğu için turist akınına nasıl yakalandı, göremedim ama onun da hali Serkan'dan farklı değilmiş. Güneşin alnında tek bir kişiyi kırmadan onlarca kez poz verdi, fotoğraf çektirdi Serkan. Gık demedi. Helal olsun. Ne diyeyim...

Video11- Nemi- İlk Gün- Drone Testinden sonra Eda, Özge'ye planı anlatıyor




Video 12- Nemi- Gün 1- Özge uçan kamera planlarının tekrarı için başlama noktasına dönüyor