Güneşin Kızları: Sıcak, çok sıcak, daha da sıcak olacak!
21 Ağustos 2015
İlkim ile sohbet ediyoruz bir yandan da program yapıyoruz. Kimlerle hangi sırayla konuşacağız. Kahvemizi içerken rejiden haber geliyor. Az sonra Tolga Sarıtaş'ın sahnesi bitiyor. Diğer sahneye kadar beklemesi gerekecek ve sohbet için uygun..
Haberin ardından Tolga da geliyor. Kocaman gülümseyen yüzüyle masaya hemen soluma oturuyor. Gözünde gözlükleri var. Fakat sohbet esnasında çıkarıyor ve imkansız renkli gözlerinin pırıltısından bizi mahrum etmiyor. Sakin duruşuna, tane tane anlatışına rağmen sesinden enerji ve karizma taşan bir hali var. Sahnelere müzik dinleyerek hazırlandığını söylüyor. Ali için bir playlist oluşturmuş. Sahnelerdeki ruh haline göre çekime girmeden önce o şarkıları dinliyormuş. Hatta çok önemli sahnelerden önce güne seçtiği şarkıyla uyandığını anlatıyor.
Tolga Sarıtaş ile sohbet edip, Cihangir'den bahsetmemek mümkün değil. Kusursuz plastik malzemesini hiçe sayarak can verdiği Cihangir, onun bizimle ilk büyük buluşması aslında. Rol için seçmeye girdiğinde de, "Bu adam çok yakışıklı biz Cihangir arıyoruz" demişler ama Tolga rolü başarıyla çıkaracağından eminmiş. Öyle de olmuş. Cihangir onun kariyerine altın harflerle yazılan ilk büyük rolü oldu. Muhteşem Yüzyıl sürecini de benim Adım Gültepe sürecini de saygıyla ve sevgiyle anıyor. Ama Ali onun oyunculuğu için de önemli bir sınav olmuş. Bu derece arızalı ve travmatik bir karakteri canlandırmak durumunda kaldığı için çok mutlu.
Senaryo ekibiyle de çok uyumlu olduğunu ne zaman istese onlarla karakteri konuşup, geliştirmeler yapabildiğini de anlatıyor. "Eğer Ali hiç bilmediğin ve beklemediğin bir yere giderse bunu yazarlarla tartışır mısın yoksa oynar mısın?" diyorum. Cevabı "Elbette içselleştiririm ve yazarlarımıza güvenir oynarım çünkü Ali zaten bilinmeyen yerleri bol bir karakter. Her an, her şeyi yapabilir. Ali ile en içli dışlı olan benim, bana bile söylemediği sırları var" diyor. Öldürücü gülümsemesini yüzünden eksik etmeden konuşuyor.