Kahvaltı sahnesinin çekimi bittiyor. İkinci ekibin son sahnesi Elif’in yatak odasında çekilecek. Tüm ekipmanlar toplanıp üst kata çıkartılıyor. O sırada kimsenin ayağına dolanmamak için kendimi Eda Ece, Berk Oktay ve Nurseli İdiz ile birlikte hazırlanma odasına atıyorum.

Berk Oktay ile sohbete başlıyoruz. Onun Ankaralı olduğu biliyorum. Sohbet sırasında o da benim Ankaralı olduğumu öğreniyor. İki Ankaralı yan yana geldiğinde ne konuşur: tabi ki Ankara! İstanbul’da konuşulan dile alışmakta güçlüklerden bahsediyoruz. Sonra siyah-beyaz terlikler gözüme çarpıyor. Gözlerim Beşiktaş amblemini arıyor. “Aaa Beşiktaşlı değil mi terlikler?” diye soruyorum. Değilmiş. Neyse! Kısa kısa Mediha’dan, Elif’ten, Can’dan bahsediyoruz. Murat diyeceğim ama can güvenliğim yok. :)

(Not 3: Bugüne kadar Berk Oktay’ı “sert” olarak ifade edebileceğim rollerde izlemiştik. Bu bağlamda İlişki Durumu: Karışık’ın Berk Oktay’ın hayatında yepyeni ufuklar açacağını düşünüyorum. Bu güzel değişime yakından şahit olduğum için ise ayrıca mutluyum.)