● Bi' Kahve 2 Sohbet'e göz
attığımda oldukça taze ve enerji
dolu bir manzara ile karşılaşıyorum. Bunun en temel nedeni nedir sizce? ''Şudur dönüm noktamız'' dediğiniz
herhangi bir durum var mı?
Elbette bugüne kadar programa davet ettiğimiz tüm isimler şu an ilerleyen sezonlarda yapacaklarımız adına bir dönüm noktası ama ben olayı kendi açımdan değerlendirdiğim zaman ne istediğini bilen bir kere her şeyden önce “taze ve genç” zihinlerle dolu, iş disiplinini omuzlayabilen 19-20 yaşlarında arkadaşlarımın bana katılıp, bir kişiyken, on bir kişi olmamız bizim dönüm noktamız oldu.
● Projenin mekanı santralistanbul kampüsü: Enerji Müzesi Kontrol Odası. İnsanın okuduğunda içi kıpırdıyor. İlgi çekici bir mekan. Burayı tercih etmenizde bir neden var mı? Neden
konferans salonu gibi bir alan değil de böylesine hareketli ve ilgi çekici bir ortam?
Aslında başlarda, çimlerde, film salonunda düzenliyorduk programımızı. Sezon finalini Serenay ile yapacağımız zaman, Medya bölümünden Aylin Dağsalgüler hocamızın “Neden sezon finalini enerji müzesinde yapmıyorsunuz? Çok değişik, atmosferi olan bir yer.” demesiyle orayı seçtik. Bir gün ders çıkışı gidip mekanı incelemeye gittim. Gerçekten de fotoğraf karesi gibiydi. Biliyorsunuz ki, santralistanbul kampüsü eskiden bir elektrik santraliydi. Enerji müzesi diye geçen bu oda da yanlış bilmiyorsam 3-4 fabrika işçisinin sistemleri kontrol ettiği bir odaymış. Hatta hala içinde yangın vb. bir terslik anında sığınmaları için yapılan barınaklar korunuyor. Ortamın atmosferi bir başka anlayacağınız. Emek, nostalji ve oldukça tarih kokuyor! Zannediyorum ki, bundan sonraki programlarımızda da bir aksilik olmazsa mekanımız orası olacak.
● Konuklarınıza
sorduğunuz sorular taze ve enerjik sorular. Birkaç kaydı izlediğimde
bunu çok net fark
ettim. Sorularınızı neye göre biçimlendiriyorsunuz?
Soruları hazırlarken dikkat ettiğimiz nokta; elimize alıp karıştırdığımız dergilerde veya akşam geç vakit yayınlanan talk-showlarda, diğer sohbet programlarında izleyicinin karşılaşmadığı soruları sorabilmek. Tabii ki, özel hayat sınırına dikkat ederek. Yani örnek vermek gerekirse, insanlar Ayşegül Aldinç’in neden bir dönem "Pis Yedili" dizisinde oynadığını değil, kadın olarak Türkiye’de yaşadığı sıkıntıları veya Türkiye’de eşcinsel olmaya karşı bakış açısını daha çok merak eder diye düşünüyorum.
● Okuduğunuz bölümden biraz bahseder misiniz? Size kazandırdığı
artı ve eksileri ne oldu? Muhtemelen genç kesimden birçok yaşıtım
ya da üniversiteye hazırlanan
arkadaşlarım okuyacak bu yazıyı. Bilgilendirirseniz pek memnun olacaklardır.
Ben daha önce de belirttiğim gibi Medya ve İletişim Sistemleri bölümü öğrencisiyim. Çok kapsamlı bir bölüm. Teknik dersler de alıyorsunuz, teorik dersler de. Sosyoloji’den tutun; kamera teknikleri dersine kadar. Aynı zamanda bölümün adında “İletişim Sistemleri” olarak geçtiğinden anlayacağınız üzere günümüz dünyasında sürekli değişen ve gelişen tüm iletişim yollarını kapsıyor bölüm. Dergicilikten tutun, televizyona, sosyal medya’dan tutun, billboardlara.. O yüzden bu bölümü seçmiş olduğum için kendimi şanslı sayıyorum. Dediğim gibi geniş yelpazesi olması size gelecek yıllarda neler yapabileceğinize dair çeşitli yollar sunuyor.
● Bi' Kahve 2 Sohbet hayal edildi, paylaşıldı.. Peki nasıl ete kemiğe büründü? Bu projeye destek verenler kimler oldu?
Vallahi çok güzel söylediniz. Hayal edildi, paylaşıldı ve ete kemiğe büründü. Şöyle ki, kendisiyle kahve içip saatlerce konuşabildiğim, derslerimle ve bölümümle ilgili her konuda bana yardımcı olan danışmanım Dilek Gürsoy. Belki sizlerin de bildiği üzere Türkiye’de “Adım Adım” sosyal sorumluluk projesi ile her ne kadar böyle adlandırmayı hiç sevmesem de engelliler veya yardıma ihtiyacı olanlar için kocaman bir ekiple koşular düzenleyip yardım toplayan Itır Erhart, TVRP bölümünden hakkını asla ödeyemeyeceğim hem varlığıyla hem de teknik bilgisiyle bizi sıfırken elli, yetmiş yapan hocam Cem Hakverdi, bize her türlü desteği sunan ve arkamızda duran Nazan Haydari ve birçok hocamız. Program onların desteği ve verdikleri bilgilerle şekillendi aslında diyebilirim.