Ah bu yangın beni öldürüyor, yavaş yavaş…

Söndürmeye kıyamadığımız yangınlarımız var bir de. Sarhoş Defne’yi sevenler kulübüne beni de alın! İnsanın kendisini frenleyip, kanına mantık salgılatan yanını sarhoş etmişler, “Aklımı başımdan alıyorsun, içimden alevler çıkarıyorsun.” demiş sonra da bir güzel öpüvermiş. Ah bu yangın bizi öldürüyor yavaş yavaş da, farkında değilsin Defne. Masumiyetin bile o kadar sade ve gösterişsiz ki Ömer’in sana neden âşık olduğunu anlamamak işten bile değil.

Yine de sorma işte Ömer, sorma Defne ne halde, sorma söyleyemez ki. Seni bile bile nasıl yıksın bu kız? Güvendiğin her şeyin bir yalan olduğunu nasıl çarpsın suratına? Seni de anlıyorum -ben seni hep anlıyorum zaten bunu bir düşün bence- sevdiğin kadının derdi de devası da sen ol istiyorsun ama her seferinde duvarlara tosluyorsun. Son birkaç bölümdür o kadar çok güven duygunu yitirdiğin zaman neler olacağına dair sinyaller verdin ki açıkçası ben korkmaya başladım. Defne’yi de korkuttun, kız ağlıyor şu an tuvalette!

En son Adını Feriha Koydum’da böyle olmuştum ben. Nedense Emir ve Feriha’nın bir üst modeli Ömer ve Defne’ymiş gibi hissediyorum, affınıza sığınarak. Feriha da böyleydi, bir türlü Emir’in akışına bırakamıyordu kendini. Sonunda da öldü gitti zaten Bihter gibi. Allah'ım ne büyük acılar bunlar yarabbim. Milletçe ne zor günler atlatmışız biz. Umarım şu Deniz Tranba’yı da bilumum kayıpla atlatabiliriz. Adam dayandı kapıya, destursuz daldı içeri. Ay piiiiiiis! Defne inşallah yılana sarılmazsın. Bak kendimi senin yerine koydum ettim o kadar gözünü seveyim yüzümü kara çıkarma. Çaresizliğini o kadar iyi anlıyorum ki aslında, ama çaren Deniz Tranba değil. Ömer bu sefer cidden mahvolur. Ters köşe olmak istiyorum, istiyorum ve istiyorum. İçimde de bir korku var ya bu sefer ters köşe, aslında ters köşenin ta kendisiyse diye? Dağlara taşlara, Allah'ım sen koru!

Şeytanlar geceleri sokaklara dökülürmüş!

Şimdi elimizde neler var bir bakalım?

1 adet yeterlenmiş Ömer İplikçi

1 adet iflah olmaz Defne Topal

1 adet yılan Deniz Tranba

Bunlardan ortaya güzel bir mantarlı risotto çıkar mı bilemeyiz tabi ama umarım yalan üssü yalan çıkmaz. Benim naçizane görüşüm Ömer ve Defne ilişkisinin zarafetinin böyle kirletilmeyi hak etmediği yönünde. Yine de 11. fikre de bir göz atmak lazım tabii. Yayında ve yapımda emeği geçen herkese sonsuz kere teşekkürler. Haftaya görüşmek üzere, kendinize iyi bakın!