Bölümün geneline
baktığımızda aslında karşımızda kocaman bir yanlış anlaşılmalar bütünü ve
Ayşegül’den af dilerek, onun kalbini yeniden kazanmaya çalışan Can ile karşı
karşıyaydık. Her şeyden önce Can’ın kendisini Ayşegül’e affettirme çabalarını
çok sevdim. Özellikle tam her şey bitti derken çekip, Ayşegül’e gönderdiği
video kendisiyle ve Ayşegül ile yüzleşme niteliğindeydi. Kurgu karakterler dâhil,
insanların bu şekilde yüzleşmelerine saygı duymak gerekir. Her babayiğidin
harcı değildir. Videonun sonunda “Ben senin için canımı bile veririm!”
demesinde Ayşegül’ü ne kadar çok sevdiğini anlamıştık. Gönül isterdi ki
sevgisini bu şekilde ispatlamak zorunda kalmasaydı.
Dürüst Can kalp hepimiz!
Son olarak
söylemeden geçemeyeceğim. Berk Oktay, İlişki
Durumu: Karışık’taki Can rolüyle gözümde level atlamıştır, naçizane. Ama hislerim
beni yanıltmıyorsa bu sadece Berk Oktay’ın başarısı değil. Bu işin bir ekip ve
ruh işi olduğunu İlişki Durumu: Karışık
dizisiyle anlamış bulundum. Zira röportajlarda “Sette hepimiz aile gibi olduk, o
ruhu yakaladık.” ifadeleri bugüne kadar bana hep samimiyetsiz gelmişti. Meğerse ekip
ve ruh olmak böyle bir şeymiş. Yoksa ekrandan taşan bu güzel hislerin başka
ifadesi olamaz.
Emeği geçen herkesin tekrar eline, koluna sağlık. Çok gülünce başımıza bir şeylerin gelmeyeceğine inanacağımız güzel günlere...