Bir diğer gelişmenin de Işık
cephesinde olduğunu gördük. Mete ne güzel ince ince hem Işık’ı hem Şeyma’yı
idare edecekken, Şeyma’nın kamuoyuna yaptığı “Mete’ye bir şans daha verme”
açıklaması ile Işık da pılını pırtısını toplayıp Amerika’ya gitmiş. Ancak gelin
görün ki Mete Şeyma’ya da yar olmamış, iki aylık sürede seviyeli bir arkadaşlık
düzeyinde kalakalmışlar. Nitekim Mete, fragmanda da gördüğümüz üzere sarışın
bir güzelle facebook’taki ilişki durumunu güncelleme yolunda adım atmak üzere.
Bu demektir ki, Şeyma da elbet armut toplamayıp sahalara geri dönecektir.
Şimdilik ikisi en yakın arkadaşlarının saadeti ile oyalanadursunlar, kara
bulutlar balkanlar üzerinden gelecek elbet.
Gidip Las Vegas'ta mı boşansam?
Sibel ve İlker aynı tas aynı
hamam. Bence o ilişkinin son kullanma tarihi geçeli yıllar olmuş, nitekim
araları da artık kolay kolay düzelmeyecek şekle gelmiş bile. Geçtiğimiz sezonda
da izlediğimiz gibi, birbirlerine saygıları kalmadığı için sevgilerini de
tüketmek üzereler. Ne Sibel İlker’i sorumluluk sahibi bir erkek ve hatta baba
olarak görebiliyor, ne de İlker Sibel’e bir kadın olarak saygı gösterebiliyor.
Bebekleri var diye yürümeyen bir evlilik ile bir arada olup birbirlerini
tüketmeleri yerine, ayrı olmaları çocuklarının travmasız bir çocukluk geçirmesi
açısından daha hayırlı. Beklentim; ikisinin de farklı yollara gidip kendi
hayatlarını yeniden kurup, ayakta durmaya başladıktan sonra eğer hala
birbirlerinin seviyorlarsa bir araya gelmeleri.
Bu sezon daha kötü olmalıyım, DAHA KÖTÜ....
Önem gördüğüm üzere dizide geçen iki
ayda yeniden boyut değiştirmiş. Sanırsınız terkedilen Ayaz değil Önem. Kendini
işe güce vermiş, hırsları yeniden su yüzüne çıkmış ve hatta yıllar sonra
bulduğu mutluluğu, Mehmet’i bile gözü görmez olmuş. Hırslarından Mehmet ile
ilişkisine zaman ayırmadığı gibi, bunun verdiği suçluluk duygusunu da Mehmet’i
suçlayarak üzerinden atmaya çalışıyor. Sonuç olarak Mehmet ile ayrıldılar ancak
biliyoruz ki, ilk tökezlediğinde ardına bakıp görmek isteyeceği yine Mehmet
olacak. İnsanoğlu, hayattan aldığı dersi çok kolay unutuyor. Ya da belki aynı
hatayı yeniden yapmaktan korkmak yerine, amacına ulaşmak için daha kurnazca
davranabileceğine güvenerek atıyor adımlarını. Daha şurada kaç ay oldu, hırsları
uğruna oğlunu diri diri yakacaktı. Şimdi aynı hırs Önem’i aynı uçurumun
kıyısına getirecek, çok net.
Çanlar bizim için çalıyor !
Burcu ile Emre iki ayı en sakin
geçiren çift olmuş belli ki. Ama zaten sakinlik de nereye kadar. Hiç olmadı
sıkıntıdan kavga etmelerine ramak kalmışken, Burcu’nun yine sonu maddiyata
dayanan hayalleri yeniden önlerine sis perdesini indiriverdi. Emre’nin yüzü
değişti, gerildi, Burcu’nun yüzü asıldı. Burcu daha mütevazı bir hayatı
kabullenmedikçe, ya da Emre gururuna yenik düşmekten vaz geçmedikçe ikisine
huzur yok. Burcu geçen sezon denedi başaramadı ama Emre’nin bu sezon kendi
hayatını kurma yolunda büyük adımlar atacağından ümitliyim. Daha önce de dile
getirdiğim gibi, Emre’nin müzik kariyeri yapmasına yol açılmalı. Geçtiğimiz 51
bölüm buna neden dokunulmadı bilmiyorum ama artık zamanıdır.
Hareket eden trenden atlamaktan iyidir, yapabilirsin Ayaz!
Serkan Çayoğlu’nun kendi sesi ile
canlandırdığı Ayaz’ı geçen sezona göre çok çok daha gerçek bulduğumu da
yazmadan geçmek istemiyorum. Sesini hiç yadırgamadım. Yeni sezonun ilk bölümüyle yaptığı iddialı
açılışın ardından Kiraz Mevsimi’ne öncelikle bol şans diliyorum, reytingi bol
olsun. Geçtiğimiz 3 ay süresince hikâyenin üzerinde oldukça detaylı çalışmış
olduklarını tahmin ederek gelecek haftalarda da keyifli bölümler izlemeyi
umuyorum. Emeği geçen herkesin ellerine sağlık. Güzide sistemimizde bir türlü
kısalamayan dizi sürelerini ve getirdiği iş yükünü düşünerek, gelecek haftalar
için de Kiraz Mevsimi ekibine şimdiden kolaylıklar diliyorum.