Bölümün en dolu taşkını kim, diye soracak olursak milyonlarca yürek tek cevap verir: Mine. O benim en sinir olduğum insan tipi yolunda emin adımlarla hatta deparla ilerliyor. Bölümler boyu yaşanan felaketlerde kimse Mine'den anlayış beklemedi, kimse sen bize bakmak zorundasın demedi değil mi? Peki ben neyi kaçırdım? Zaten taşın altına fevkalede bir gönüllü olarak elini sokan Mine kardeş şimdi yaptıklarını niye tek tek herkesin başına kalktı?
Kusurlu karakter yaratmak elin oğlunun vazgeçilmez matemetiği ama o iş bizde hala hakkıyla yapılamıyor. Ya da seyirci olarak hazır değiliz bilemedim. Bildiğim tek şey iki ay önce Ali ile nikah şekeri düşünen Minecik şimdi Taylan'lı flash-backler hayal ediyor. Ve bu dizide böyle davranan tek karakter O değil. Karakterler doğru motivasyonla yazılmıyor. Taylan bazen Çetin gibi olabiliyor veya Mine bazen Asiye'nin kopyası haline gelebiliyor. Hikayenin en büyük yükü bu. Tez zamanda kurtulmanız dileğiyle...
Bir kahramanlık klişesi olarak 'Bırak lan kızı'
Çetin'in özette yazan "geri dönülemez bir yola girmesi" olayı için beklentim daha yüksekti itiraf etmek gerekirse. Tüm gerekçeleri -aslında çok daha azını- bildiğini sanan Çetin'in teslim olma merakı aşktan. Asiye'yle olaysız bir birliktelik tek hayali ama o köy şu an çok uzaklarda. Bebeğinin yaşadığını öğrenen Asiye için macera tam da şimdi başlıyor. 24. bölüm finali ise şimdiye kadar izlediğim Kara Ekmek bölümlerinin içinde en iyi olanıydı. Ters köşelerle bezeli sahnelerin tadı damakta kaldı. Semra'nın gizli güçleri mod-on! Patlayan silahlı bölüm finali ise bölümün nazarlık klişesi oluversin diyelim. Tüm bu kargaşalar gelecek bölümlerdeki çatışmaların habercisi. Haydi hayırlısı...
Milyonlarca yürek tek küfür: S E M R A!
'En çok ta senden uzaklaşacağım için seviniyorum Mine' by Asiye
Şimdi nasıl ciddiye alacağım ben seni? Poza bak! :)
Anket için sayfayı ilerletmeyi unutmayın!..