Yol ayrımları

Bu bölümde bir hakimin günlük hayatındaki sıkıntıların işine ne kadar yansıyabileceğini ve bunun ne denli kötü bir şey olduğunu izledik. Çok zorlu bir mesleğe sahip oldukları su götürmez, duygusal durumlarını bastırmayı öğrenmek kolay olmasa gerek… Ama bunu beceremiyorlarsa mesleğe devam etmek ne kadar ahlaklı? Bir sanığa dosyasının kötü olduğu, uzlaşıp 6 yılı kabul etmesini söylemek bir derece kabul edilebilir; ama jüri seçimini resmen başından savması?

Neyse ki en sonunda Cary jüri karşısına çıktı. Savcı Pine’ın dikkat dağınıklığı ona zarar verirken polis, Trey’in ses kaydının üzerinde oynandığını itiraf etmek zorunda kaldı. Jürinin bir sanığı suçsuz bulması için o suçu işlediğine dair makul şüphe duyması yeterlidir. İşte size mis gibi makul şüphe. Bir de duyma sorunu yaşadığını gizleyen ve bizimkilerin yanında olan jüri üyesi elenip gitmeseydi…

Şimdi öteki tanık Dante bulunmak zorunda. Ve Kalinda’nın gözü bunun için Bishop’ı oğluyla tehdit edebilecek kadar kararmış. Diziden ölerek mi ayrılmak istiyor, nedir? Bishop, Dante’nin “Cary suçlu,” demesini sağlayarak Kalinda’ya ağzının payını veriyor neyse ki, daha sert bir karşılığa kalkışmıyor. Korkuyorum.

Cary’nin önünde durumuna bakacak olursak hiç de fena olmayan birkaç seçenek var. Bishop aleyhinde tanıklık ederse 6 ay gözetim altında tutulmak üzere serbest kalacak. Ya da iştirakten 4 yıl ceza alıp yarısını yatıp çıkacak. Bunlardan birini seçmeyip jüriye güvenmek çok riskli. Neler olacağı hiç belli olmaz. Bishop da bu çaresizliği fırsat bilip ayrı bir teklif yaptı ve Cary’i ülkeden kaçırıp misler gibi yaşatmayı teklif etti. Cary ise suçlu olduğunu beyana artık hazırdı. Düştüğü yol ayrımında seçimini yapmıştı…

Şaka yapmakla arası hiçbir zaman iyi olmayan Alicia bir öğretmeni öldürmekle tehdit etmiş Grace’e yazdığı notta. Çok sevdiği(miz) Darkness at Noon dizisnden yapılan bu alıntı başına dert oldu. Ama iş Alicia’nın özür dilemesiyle kapanmayıp basının kulağına gidince çok güzel de bir konuyu açtı. Satirik cümleler ifade özgürlüğünden sayılır mı? Alicia suçlu mu. “Kiralık katillere öğretmenlerden daha çok güvenirim,” diyen Eli’ya kahkahalarla güldükten sonra kızmalı mıyız? Alicia’nın üstüne üstlük “etik” dersleri veren öğretmenin torpil talebini reddedişi ayrı güzeldi. Azizemizin daha o kadar kirlenmediğini görmüş olduk. Gerçi iş yine Peter’ın öylesine kurduğu bir komisyonda öğretmene yer vermesiyle çözüldü ya, neyse…

Alicia ve Finn’e, yani bir türlü kavuşamayan aşıklarımıza, da bir paragraf ayırayım. Çok yakıştıklarını baştan beri gizlemiyorum. Onlar romantik duygularından kaçtıkça romantizm peşlerini bırakmıyor. Gittikleri pespaye restoranda bile elektrikler kesiliyor, bir anda mum ışığında kalıyorlar. Finn Alicia’ya böyle yardım etmeye devam etsin, kızı verdim gitti…

Prady ile Alicia arasındaki soğuk savaş da tam gaz devam etti. Prady okulda şiddet gibi konularla küçük atışlar yaparken kardeş kardeş oynamaya söz veren Alicia da çaktırmadan karşılıkları veriyor. Çok eğlenceli…

Bu arada, Jackie yaşıyormuş, inanabiliyor musunuz? Özlemişim…

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER