Cevapsız sorular
Ne kadar derli toplu, akıcı ve dolu dolu bir bölüm izledik, farkında mısınız? Bölüm bitince derin bir oh çektim, işte şimdi oldu anlamında. Şimdi beklediğim ve izlemek istediğim kıvama geldi hikâyemiz. Karakterleri tanıdık, nerede, nasıl davranacaklarını kestirebiliyoruz ve geleceklerinin nasıl olacağını merak ediyoruz. Ana hikâyeye katkısı olmayan gerginlikler de yok oldu bir anda ve daha civcivli, daha ilgi çekici hikâyeler geldi onların yerine.
 
Aslı'yı her bir adımda daha çok seviyorum. Fragmanda Ferhat'ı ittiğini görünce içim rahatlamıştı zaten. Ama izlediğimiz sahnede bundan çok daha fazlası vardı. Aslı'nın Ferhat'a söyledikleri çok ağırdı ama çok yerinde ve çok gerekliydi. Yanıt alamayacağını bile bile bir sürü cevapsız soru sıraladı Aslı. O konuştukça Ferhat'ın ezildikçe ezilmesi ve dönüp yüzüne bile bakamaması Aslı'nın, bir şekilde kendini toplayınca dolu dolu gözlerle bakıp kendine geçebilecek bir boşluk araması ama bulamaması çok güzeldi. Ardından banyoya gidip uzun uzun aynaya bakması da pek manidar oldu. Öyle ya, evinde ayna bulundurmayan, tıraş olurken bile aynaya bakmayan bir adam Ferhat. Kendini görmeye tahammülü yok belki de. Ama Aslı'nın hayatına girişi onu öylesine afallattı ki, en sonunda aynanın önünde buldu kendini. Onun da var cevapsız soruları.
 
Birce Akalay'ın oynadığı karaktere böyle teslim olduğunu ilk kez görüyorum ve ilk kez bu kadar beğeniyorum onu. Umarım bundan sonra da hep bu haftaki kadar keyif alırım onu izlemekten. Haftalardır söylüyorum, İbrahim Çelikkol en çok gözleriyle oynuyor Ferhat'ı. Gözlerinde yaşatıyor her duyguyu. Elini kolunu kullanmadan durmayı nasıl başarıyor, içi içine nasıl sığıyor bilemiyorum ama şaşkınlıkla izliyorum. Hayatını göz önünde yaşamayı tercih etmiyor, fakat takip edebildiğim kadarıyla şehrin kalabalığından, sorunlarından uzak, sakin ve sade bir yaşantısı var İbrahim Çelikkol'un. Doğaya, canlılara özen gösteren, kumsalda basit bir törenle evlenen, kendi halinde bir adam. Onun Ferhat oluşuna inanası gelmiyor insanın. Ama olabildiğini görünce daha bir keyifle izleniyor.
 
Fotoğraf olarak çok güzellerdi yan yana; ama yine de bu kadar uyumlu bir ikili olmalarını beklemiyordum Akalay ve Çelikkol'un, bu yüzden ekrandaki uyuma her gün daha fazla şaşırıyorum. Ve bu uyumda da anahtar kelimenin teslimiyet olduğunu düşünüyorum. Oynadıkları karaktere, hikâyeye bütünüyle teslim olmuş durumdalar her ikisi de. Aman nazar değmesin!
 

Aslı, Yaprak'ı soracak sanırken - sormayınca

Reddedilen öpücüğünden sonra babasını hatırlaması, ateşin bacayı sarmaya başladığına delalet. Ferhat hiç bilmediği, ama bildiğini sandığı sularda yüzmeye başladı. Bildiğini sanıyor, çünkü anladığımız kadarıyla kadınlarla ilişkisi hep duygusuz alışverişlerden ibaret olmuş şimdiye dek. Reddedildiği de olmamış muhtemelen. Aslı aradığında telefonu Yaprak'ın açmasının hesabı sorulacak diye bekliyordu umutla, Aslı'nın umurunda olmadığını öğrenince nasıl bozulduğunu eminim gördünüz. Eşitlerarası bir ilişkinin nasıl kurulacağını en başından öğrenmesi gerekecek Ferhat'ın.
 
Bu arada, Ferhat'ın "Neden benimle değil de onunla evlendin?" sorusuna verdiği cevap nedeniyle, Yaprak'ın hikâyesini çiftlikte olan bitenlerden daha fazla merak ettim. Umarım Yaprak'ı da tanırız zamanla, onu talihsiz yapan şey nedir, Ferhat'la yolları nasıl kesişmiştir ve Ferhat'ın kendinden kaçtığında sığındığı liman olmaktan başka nasıl bir hayatı vardır öğreniriz. Ferhat'ın parmağındaki alyansı görmeyip de telefondaki kadını soran birinden ne ummalıyım bilmesem de hikâyesini merak ettim.


Sağlıklı bir yaşam için, bol bol su için.^^

Namık'ın bir açığını bulmak için Ebru'nun casusluk yapmasını beklemek hiç iyi bir fikir değildi. Nitekim daha ilk denemesinde Aslı'ya yakalandı Ebru. İyi ki de Aslı'ya yakalandı. Tabii burada, casus diye içeri yolladığı kişi içerideyken ona telefon açan Cem de bir o kadar hatalı, ama bu sayede Aslı'nın da kendine bir çıkış yolu bulmaya çalışması ve Yiğit'e gitmesi güzel oldu. Neyse ki Yiğit de Ebru'dan hayır gelmeyeceğini çabucak anladı ("O kız toka bile takamaz" lafına çok güldüm) da Aslı'yı devreye soktu.
 
Hem bu cendereden kurtulmak için Aslı'nın bir şeyler yapacak olması güzel, hem de Aslı, Ebru ve Cem'in olamayacağı kadar akıllı olduğu için bu mücadeleyi izlemek bizim için daha keyifli olacak. Bunun ipuçlarını, hastaneden kaçıp Yiğit'e gitmeyi ve bunu Dilsiz'le Ferhat'a çaktırmamayı başararak gösterdi.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER