Hep sen mi bağıracaksın Lale Hanım?
Kavga sahnesinden sonra, bir trafik kazası planlanıyorsa; her detayıyla düşünülmeliydi. Kazaya kadar bağlanacak bir konuyu, çok daha sağlamlaştırmak gerekirdi. Onun öncesinde, Onur haklı olduğu halde, Lale’yi saniyesinde affedip, yanına gitme isteğinin gelmesi beni oldukça şaşırttı açıkçası. Mantık olarak, kaza yapmadan önce, Lale’ye hâlâ öfkeli olması gerekirdi ki; kaza sonrasında ona olan kırgınlığı katlanarak devam etsin. Ee, bu adam “Bekle beni aşkım geliyorum”dan, bu hale biraz keskin bir geçiş yapmış olmadı mı? Ben olsam orayı öyle yazmazdım. Bence olması gereken; Onur, Ağva yoluna geri dönmeden; Lale’nin onu araması, o arada telefonu açıp açmamaya karar verirken, kaza yapmasaydı.
 
“Onur’un bana ihtiyacı var.” dedi ya Lale, Onur’un sana ameliyathanede değil, normalde ihtiyacı var cümlesini kurmaktan alamadım kendimi. Şu noktada kurduğu “Seninle ilgilenmek beni mutlu eder.” cümleleri, etrafında dört dönmesi tatmin edici değil. Ama, bana sorarsanız, Onur’un dediği gibi, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Lale için tehlike çanları çalmaya başladı bence. Bazı yaralar özürle kapanmaz. Çok iyi onarmak gerekir. Şimdiden sonra, artık roller tamamen değişecek galiba. Lale ve Onur ilişkisinde yeni bir dönem başlayacak. (Bir de bunun üstüne Özge geliyormuş, düşünsenize?) Ama umarım, Onur’un kıymetini anlatıp, Lale’yi pişman ederken, Onur’u farklı bir karaktere büründürmezler. Bakın şimdiden söylüyorum, yüreğim asla kaldırmaz.
 
Geçen haftaki bölüme kıyasla, daha akıcı ve izlenebilesi bir bölümdü. Bölümün hafif dram sahneleri de etkileyiciydi bence. (Evet yükselenim balık.) Lale’nin kaza haberini aldığı andaki sahnesi yüreğimi burktu ama gözyaşlarımı tutamadığım an; Samet’in, Onur hasta yatağındayken kurduğu cümleler oldu. Samet demişken, Nergis’in olan tavrı beni çok sevindirdi. Neticede baya uzun zamandır bu anı bekliyorum. Tam o zaman dans moduna girmiştim ki; “Dün kendiliğinden elimi tuttu.” diye cümleler kurunca, ah dedim yine mi başa dönüyoruz? Yine mi hevesimiz kursağımızda kalacak? Anladığım kadarıyla Samet’in amacı: Nergis’e ders vermek, kendi kıymetini hatırlatmak, ondan sonra da, sevgili olmaya devam etmek galiba. Hiç istemiyorum ama, hayırlısı.
 
Minnoş Emir Sarıhan

Yıldız ve Songül’ün bu halini çok sevdim. Her şey tam tadı tuzunda bence. Hem evlatları için çabalıyorlar, hem fikir alışverişi yapıyorlar, hem de fikir ayrılığına düşüp, tatlı tatlı mücadele ediyorlar. Daim olsun!
 
Yazımı bitirmeden önce iki şeyden bahsedeceğim. Birincisi, Filiz. Umarım bir an önce dizinin entrika ayağını Filiz üzerinden çevirmekten vazgeçip, hipnozdan kurtulmasını sağlarlar. Ve evlatlarıyla vakit geçiren, normal bir insan profiline çevirirler. Kadının daha kırkı çıkmadı, ne hallere geldi. Çocuklarıyla sahnelerinin olmaması da, bir o kadar tuhaf. İkinci konu da, Kurtuluş. Ya tam aile babası oldu, normale döndü, ilişkisi iyiye gidiyordu ki; yine eski yalancı günlerine döndü. Ayağının kırık olmadığını öğrendiğinde Nilüfer gerçekten bu sefer boşar onu. Ne gerek var? Her zaman söylediğim gibi, onların kendine ait bir tarzı var. Sürekli başa sarmaya hiç gerek yok.
 
Yeni bölüm fragmanında, Lale tam istediğimiz kıvama geliyor. Artık onun çabaladığını görüp, Onur için bir şeyler yaptığını izlemek keyifli olacak diye ümit ediyorum.
 
Haftaya görüşmek üzere.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER