Her “Alan dışı” arama gördüğünde yüreğinin hop etmesi
ne demektir, bilir misiniz? Ya sevdikleriniz olduğu yerlerden acı haberlerin
olduğu ana haber bültenleri izlemek… Belki sevdiğiniz ismini duymazsınız ama o
duyduğunuz başka isimler başkalarının evlatları, abileri, kardeşleri, dostları,
sevdikleridir. Bu cümlelerin gölgesinde beni en çok etkileyen sahneleri de
aşağıya sıralamak istiyorum.
*Evlilik hayali kuran şehit Üsteğmen Burak’ın kısa
hikayesi. Boşuna yazılmamış “Kuş ölür, sen uçuşu hatırla!” dizesi. Üsteğmen
Burak nezdinde şunu söyleyebilirim ki Üsteğmen Burak gibi pek çok kahraman
vatan evladı gördü bu topraklar. Belki isimleri unuttuk, bilmiyoruz; ama
uçuşları, kahramanları daima aklımızda olacak.
*Kendi adıma etkilendiğim bir diğer sahne ise Albay
Kopuz dudaklarından dökülen “Kemal Paşa Samsun'dan İzmir'e kadar boynunda idam
fermanı ile yürüdü; bizimki onun yanında ne ki...” sözledir. Hani elimizde,
bunca imkân varken, yediğimiz önümüzde yemediğimiz arkada dururken, şımarıklık
yapıp her şeye burun kıvırıyoruz ya işte o zaman bu cümle aklımıza gelsin. Durum
ve şartlar ne olursa olsun hayallerimizi gerçekleştirmek için en zor şartları
devre dışı bırakarak korkmadan savaşmak adına güzel bir ilham kaynağı.
*Ve son olarak Serdar Üsteğmen'in yaşadığını öğrenen Kılıç
Timi’nin, onu geri almak için harekete geçmesi. Tim, Serdar Üsteğmen’i kurtarır
kurtarmasına da asıl her şey bundan sonra başlar diye düşünüyorum. Onu, tekrar
rehabilite etme, topluma ve time kazandırmak, yaşadığı travmaların acısını en
aza indirmek için time büyük iş düşecek belli ki.
Bir seferde aklıma gelen ve beni en çok etkileyen
sahneler yukarıdakiler oldu. Sizin de aklınıza gelen ve paylaşmak istediğiniz
şeyleri yorum olarak bırakabilirsiniz.
*
Özetle;
Yorumun başında da belirttiğim gibi hikâyenin kahramanlarını tanımaya
başladığımız, bizi ilerde nelerin beklediğine dair ufak ipuçları veren ve tadı
damağımızda kalan güzel bir ilk bölüm izledik. Emeğe geçen herkesin eline,
koluna, emeklerine sağlık…
*Füruğ Ferruhzad