Yeni kız Ayça. Tuna için geldiğini biliyoruz. Tuna’yı ne
kadar sevdiğini, nasıl bir fan olduğunu da omzundaki dövmeden, sahteden
incittiği bileğinden anladık. Gölge ünlü bir yazar. Her ünlünün olduğu gibi
onun da deli gibi hayranlarının olması normal. Deniz ile sevgili olduğunu
biliyor; fakat umudunu kaybetmiyor. Çünkü hayaller güzeldir, hayaller belki de
gerçekleşir. Sürekli Yiğit’in yanında dolaşan Deniz’e aslından üzülen Tuna’yı
teselli etti. Hemen koy kendini Tuna’nın yerine. Sevgilin akşamki sergiye iş
yoğunluğundan ötürü gelemiyor, bileti isteyen bir asistanın var ve sen de gel
diyor. Kafa dağıtırsın. Mantıklı. Evde oturup, Yiğit ve Deniz ile ilgili
kafamda yüz bin tane farklı teori oluşturacağına git, eğlen. Elbette Ayça’nın
olayı farklı. Kırmızı başlıklı kız hikayesindeki kurt misali:
Ayça: Seninle daha yakın olabilmem için bileğimi incitmem
gerek.
Ayça: Seninle daha çok vakit geçirebilmem için sergiye
gelmelisin.
Ayça: Seninle daha çok görüşmek için işe girmeliyim.
Tuna gibi sevmek vol bilmem kaç
Daha milyonlarca bahane. Sudan sebep, havadan sebep. Deniz
ile görüşmesin diye bahaneler, bahaneler. Çünkü Tuna nasıl Yiğit’in
bahanelerini görüyorsa Ayça da bahane yaratıyordu. Fena kız sayılmaz, hikâye
orijinalden geldiği için sonu da ilk aşk ile biter. Ayça’yı kötü kız yapmayın
da Tuna ile olsunlar. Olmazsa da olmasın Tuna tek başına rocks. Yalnızzzzz
şurada anlaşalım mı? Tuna’yı üzmeyin. Tuna’yı kırmayın. Yalnızdı, Gölge’si
vardı, peşine Deniz geldi. Ve hayal kurdu, hayatının belki başka döneminde
göremeyeceği hayalleri minik kız ile kurdu. Hayal kurdu, köfteci adam
romantiklik yaptı da ne oldu. Heba oldu, hebaaaaa. Üstüne İrem de kaymak. Sonuç?
Tuna’yı DELİRTTİNİZ. Deniz ondan soğusun, uzaklaşsın, karar versin diye de Ayça’nın
hayalleri gerçeğe bir adım daha yaklaştı. Heee Tuna Ayça ile beraber oldu mu?
ASLA. Çünkü Tuna gibi erkekler aldatmaz. Uzaklara gitsinler, yine kalbi
sevdiğindedir. Ayça biraz piyon oldu; ama onun için de ayrı mutluluk. Tuna'nın gözünden akan yaşları bilemeyecek Deniz. Minik kadın sevdi Tuna, kocaman yüreğiyle. Diyeceğim
o ki; Tuna gibi erkekleri bulursanız kaybetmeyin.
Deniz Aslan. Dimdik ayakta duran, içi dışı bir olan kız.
Kendinden başka herkesi fazla fazla düşünen kız. Çok düşünmek bazen çok da iyi
değilmiş be Deniz. Darbeyi ilk İrem’den yedin, ayağa kalktıkça bir daha darbe
yedin. Tekme izlerini görüyorum gözlerinde, kalbinde. Yiğit ile olduğunda
mutlusun; ama huzursuz. Oysa sevmek her şeyi göze almak demek değil miydi? Sen
güvendikçe İrem arkandan kuyular kazdı, yerine aldı, şimdi de gerçeklerle
yüzleştirdi. Haberin yok, yine. Yiğit’i kaybetmemek için gerçeklerden kaçtın,
Tuna’ya şans verdin ama kalbinin gerçekten ondan olmadığını gördüm. Sadece
ofiste Ayça herkesin içinde Tuna’ya evinin anahtarını verirken kötü hissettin
kendini. Neden? Çünkü iş arkadaşların sizin deli gibi birbirini seven bir çift
olduğunu biliyor. Neden? Çünkü onların gözünde aldatılan kadın oluyorsun. Oysa
biraz cesaret etseydin de sen açıklasaydın gerçekleri ve ondan sonra yoluna baksaydın.
Üzülmeseydi Gölge. Bu arada Ayça’nın Tuna’nın kıyafetiyle kapıyı açması ve Tuna’nın
üstü çıplak olması (Bir süredir moda erkeklerin soyunması.) Gölge için
klişeydi. Çünkü Tuna farklı bir adam ve o yüzden bu kadar çok seveni var. Ayrıca
Yiğit Kirazcı’ya sinirlendiği sahnede extra bayıldım. Girişi, gitar, koltuğa çöküşü
ve el hareketi. Bu bölüm erkekleri delirttiniz kızlar.^^
Deniz’i o kadar güzel oynuyor ki Zeynep Çamcı bir tek
hatasını bulamıyorum. Duygu geçişleri, mimikleriyle adeta yakın arkadaşım Deniz
gibi. 19. bölüm genel olarak tekrar tekrar izlenilecek bölümler arasında, kesin
bilgi. Çünkü o kadar çok sahnede “Süpersiniz.” diye haykırdım ekibe.
Rejisinden, müziğine, kostümünden, oyuncularına kadar tüm ekibi tebrik ederim.
Hayalleri hayata geçirirken boş sahne yazılmaması. Veeee deliren erkeklerden
Yiğit Balcı enfes oynadı son sahneyi. Adeta şimdi “Sen göreceksin gününü Deniz
Aslan.” dercesine. Şimdi gerçekleri bilen Yiğit Balcı tarafından oynanacak
oyunu izleyeceğiz diye düşünüyorum. Haydi bakalım.^^ Bölümdeki favori sahnelerimi de şuraya bırakıyorum.
Sevgiler.
Erkek savaşları^^
Bu videoyu bulabildim, teşekkürler.
Duygu geçişlerin çok iyi Yiğitciğim