S - Dramalar müdürünün odası hangisidir ki? P – Hayırdır, oraya da mı motosikletle dalacaksın?
Eğrisiyle
doğrusuyla Tatlı İntikam maceramızı
bitirdik. Veda etmeyi değil ama teşekkür etmeyi çok severim.
Her
hafta daha başarılı, her hafta daha sıcak ve her hafta bir öncekinden daha
inandırıcı bir oyunculukla yarattığı Pelin için Leyla Lydia Tuğutlu’ya,
Sinan’ı
evimizin oğlu yapan Furkan Andıç’a,
Zaman
zaman Meliha’yı gerçekten karşıma çıksa dövmek istememe neden olan usta
oyunculuğu için Ayşenil Şamlıoğlu’na,
Bence
Türk televizyonlarında yer almış en başarılı “baba” tiplemelerinden birini
yarattığı ve her seferinde yürekten alkışladığım mükemmel oyunculuğu için Kerem
Atabeyoğlu’na,
Başak
ve Bülent’in bu denli sevilmelerindeki büyük payları için Hazal Türesan ve
Çağrı Çıtanak’a
Her
bölümde tertemiz çekimleri, iyi yakalanmış sahneleri, ritmi iyi ayarlaması ve
oyuncu rejilerindeki başarısı için Barış Erçetin’e
Hep
söylediğim gibi dizinin en güzel taraflarından birine, müziğe, imza atan hele
27. ve 28. bölümlerde Cem Adrian sürprizleriyle beni benden alan Alp Yenier’e
Dizinin
her iki senarist ekibine ve adını tek tek sayamadığım emeği geçen herkese 30
haftadır yaşattıkları güzellikler için sonsuz teşekkür ediyorum.

Tatlı İntikam bitti! Yüreğimdeki acıyı
sen de duyuyor musun?
Tatlı İntikam yorumu için bana
sayfasını açan, her hafta yazdıklarımı düzeltip yayına hazırlayan Ranini TV
gönüldaşlarına ve Sevgili Ranini’ye de ayrıca minnettarım.
En
büyük teşekkürüm de ilk bölümden beri yazdıklarımı sabırla okuyup
değerlendirmeleri ve beğenileriyle beni hep destekleyen, sevgili okurlarıma…
Birlikte değerlendirdik, birlikte üzüldük, birlikte beğendik ve birbirimizi hiç
kırmadan daima saygı çerçevesinde çok düzeyli sohbetler yaptık. Sizlerin moral
gücünüz olmasa ne izlemek bu kadar keyifli ne yazmak bu kadar heyecanlı olurdu.
İyi ki varsınız.
Bu
son yazıyla dizi defterimdeki Tatlı
İntikam sayfasını da kapatıyorum. Yanlışları, hoşlanmadıklarımı çabuk
unutacağım, eminim. Güzelliklerini her hatırlayışımda ise onda emeği
bulunanlara yüreğimden el sallamayı sürdüreceğim.
Bir
gün, bir yerlerde, yine bir arada olmak dileğiyle… Hoşça kalın!