Baba Candır: Hayat kaldığı yerden devam ediyor…
Turuncu peçeteler kalp ben <3
Geçtiğimiz sezon sessizce, güzelce pazar akşamlarının zirvesine oynayan dizisi Baba Candır ikinci sezonuyla başladı. Nasıl da hiç kopmamışçasına geldi. Sahiden çocuklar evlendi, balayına çıktı o sırada biz de izin yaptık. Bence izleyen herkes aynısını düşünüyordur. Evet hiç kopmamış gibi izledim; ama sonradan. Geçen senenin dizilerinden elimde mis gibi Baba Candır var diyordum, pazar akşamları rezerveli diye hava atıp arkadaşlara yönlendirme yapıyordum. Sonuç: Seviyor Sevmiyor geldi ve ben şu anda oradayım. Aynı yapımın dizisi olduğu için yazıyı yazarken gayet rahatım.^.^ Çünkü bu güzellikleri başlatan Yusuf Pirhasan rejisi diğer işe devam ediyor. Veeee gelelim yeni sezona…


Hoş gelirmiş çorba içirirmiş Doktor Elif

Hoş geldi Salih Baba ve Doktor Elif. Evet, evet sadece ikisi hoş geldi. Salih Çelik iyileşmeye karar verdiği için, Doktor Elif de ona yardımcı olacağı için. “Bir anne ve baba 10 çocuğa bakar da, 10 çocuğu toplasan bir anne ve babasına bakamaz.” diyen kimse iyi demiş. Anne değilim; ama empati yapabilirim. Ki Çelik ailesi de gayet kalabalık, klasik Türk ailesi. Annelerini kaybeden çocuklara babaları mis gibi ebeveynlik yapmış. Üstelik Nermin Hala da onlara güzel güzel yoldaşlık etmiş. Yemekleri önlerinde, babaları arkalarında, istedikleri olmuş. Galiba en büyük suç da bu olmuş. Türk ebeveynlerin acaba asıl sıkıntısı bu mu? Anne babaların çocuklarının peşinde olması, sürekli yardımcı olmaları, devamlı kontrol çabaları, küçük yaşta yalnız bırakmamaları. O yüzden mi çocukları kaç yaşına gelirse gelsin hep gözlerinde minik? Bu sefer çocuklar da rahat ve sorumluluk almıyor. Ayyy resmen tartışmaya ucu apaçık konu. Otur, sabaha kadar konuş, tartış. Tartışmasına tartış da sonuç çıkmaz. O yüzden biraz da diğerlerine geleyim. Yoksa en kahkaha attıran karakter Haluk bile suçlu. Kayınpederi aradığında sırf ofiste golf oynayacak diye telefonu açmadı, üstelik duydu da açmadı. Böyle detaya girersem yazı burada biter, Haluk gözümden düşer. Hepsi hatalıydı, ayrım yok. Çocuklar tarafından da bakayım konuya? Egemen telefonu açıp konuşa konuşa da eşiyle nerede yemek yiyecekse yiyebilirdi. Emrecan müsait olmadığı için açamıyorsa Ceylan yanında. Niye yanında? Süs için mi? Aç, konuş, haber ver. Zaten o sırada durumdan haberin olur. Ayrıca ya Salih Baba yaşamıyor olsaydı? O zaman ağlayıp sızlamak bir işe yaramaz. Ah vah ile kimse geri gelmiyor. Bakın, balayı dönüşü için bir şey dedim mi? Hayır. Babayı kızdırmamak, üzmemek adına söylenen beyaz yalandı. Lakin telefon açmamanın özrü olmaz gençler. 

Yazı devam ediyor...
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER