Her daim neşeli ol ekip^^
Ofis demişken içeride bir gezinelim mi?
Deniz’in başarısı ödülsüz kalamazdı, kalmadığı da iyi oldu. O da ne? Artık Yiğit Balcı ile dip dibe? Göz göze? Daha yakın ama çok daha uzak. Bunun acısı fena çıkacak benden demesi. Toplantıda eksikler gözünüze çarptı mı? Ela & Eda & Vera üçlüsü yoktu. Geçen hafta da görmedim. Gittilerse tayin yerlerini de söyleseydiniz. Mektup yollardım. Buket de yok ama Cemal’i hemen geleceğinin sinyalini verdi. Yeni stajyer alınacak olmasına da acayip sevindim. Alınsın yani, alınmalı. Neşe’nin boş kalbine giremeyen Gazi belki yeni stajyerin kalbine usulca sokulur. Kıymetini bilemeyen Neşe Hanım da Gazi’yi kıskanır mı kıskanır. Ayyy nereye gidiyorum ben geri dön kızım dön.
Keşke sadece yolda düşmüş olsan...
Aslan Deniz durağında mola…
Nasıl güzel yüreklisin Deniz. Nasıl hayatın acımasızlığında kendine bir köşe bulmuşsun. Nasıl sevdirmişsin kendini etrafına. İrem’e hala inanman, Yiğit’e hala üzülmen. Kafanda kurduklarınla bile tarifsiz sevgi kaynağısın. Tuna’yı merhem etmek istemen. Ağır yaralarınla savaşmaya çalışman. Yardım melekliğine ne demeli. Peki ya terfi sonrası değişmemen. Şımarmaman, acın, ağlayışın ve sevdiğine bir şey olmasın diye sarılışın… İrem’in videosunu izlemedin bile, neler yaptığından zerre haberin yok. Yine de gözyaşlarınla kamera karşısına geçtin. Özür diledin sen ya, özür. Benim sözlüğümde haksızsan özür dilersin, bazen de kibar olmak adına. Sana kendini suçlu hissettiren üzülsün. Acıyı çekme artık, hayat sana da güzel olsun.
Güzel bakan erkekleri üzmeyin, bulunmuyorlar...
Ve sen kelimelere sığmayan adam. Ve sen sevdiğinin üzüntüsüyle üzülen, sevdiğin mutlu olsun diye uğraşan güzel yürekli adam. Gerçek misin? Var mısın? Hem deli dolu olmak hem yürekten sevmek tek bünyede toplanıyor mu? Bir elinizi kalbinize koyarak cevaplar mısınız? Lütfen, bir deneyin. Normalde yaralı ceylan yarasını sarmak için onu sevene sığınır. Veeeee ceylanı seven aşık her şeye katlanır. Yeter ki ceylan yanında olsun ister. Bilmez ki yaralı yerini onarana kadar yanında kalacaktır. Oysa Tuna, yanında olurum, ömür boyu beklerim dedi. Yalnız yara bandın olamam, acı çekerken elini tutamam dedi. Görmeden de yapamaz; çünkü ”Seni göremezsem özlerim.” diyen adam.
Yazarken bile gözlerim doluyor. Nasıl güzel söz, nasıl güzel adam. “Gerçek hayatla ilgisi yoktur. Lütfen hayal ürünü kişileri beklemeyin.” ibaresini yazmıyorsunuz sonra böyle adamlar arıyoruz. ^.^ Hem sevip hem sevdiğinin acısını dindirmek zor değil mi? Hem dertleşip hem mutsuz olmak. Bunlar hep sevda paketinin içinde mi? Acı çekmek şart mı? Tuna deli dolu adamdı, bir de yazar. Şimdi deli divane kör kütük aşık. Efendim, bunlardan mı besleniyor. Sadece daha güzel yazılar yazmak için mi gülün dikenini sevdi? Hayır, olmasın. Üzmeyin böyle adamları. Sevin, sarın, sarmalayın, kıymet bilin, değer verin. Deniz, Tuna, Gazi… Sevenler hep mi kaybeder?
Ah be Tuna’m. Geçen hafta gittiğin yerde kalaydın Deniz’inle. Ya da al götür sadece ikinizin olduğu yere. Olmaz dimi? Tuna kanunlarına ters. Çünkü sen adaleti istiyorsun. İrem itiraf etsin gerçekleri. Bile bile her şeyi Yiğit’e açıklamıyorsun? Neden? Sevdiğin elinden gider diye mi? Ne kadar geç öğrenirse o kadar çok mu kollarında teselliyi arar diye mi? Ama kızamam ki sana, kıyamam ki. Yerinde olsam ben de yapamazdım, korurdum sevdiğimi gittiği yere kadar…
Sahiden siz ne yapardınız Tuna’nın yerinde olsanız?
Birdirbir oynayan Deniz’den Matrix Cemal geçişine, Yiğit’in ödünün patlamasının sahiciliğinden, Deniz’in mimiklerine, Tuna’nın şiirinden İrem’in sahte intiharına kadar zamanın nasıl geçtiğinin anlaşılmadığı güzel bir 9. bölüm izlettiren tüm #seviyorsevmiyorekibine teşekkürler. Kış sezonuna girerken, reyting canavarlarıyla dolu ortamda üstelik haftada iki saatlik bölüm yazmaya çalışan senaristlere de kolaylıklar diliyorum. Deniz’in, Tuna’nın, İrem’in iç seslerinin hastasıyım. O kısım da bile dizi yatıyor.^^ “Bayram sabahı ağlamak” adlı eserimiz listede yine birinci gelsin, bayram olsun hepimize.
Ağzımızın tadının bozulmayacağı nice güzel bayramlar dilerim herkese. ^.^
Sevgiler.