Arkadaşlar İyidir: Aşk beşgeni...
"Arkadaş dediklerimiz birbirinin sırtlarını ödünç kaşıyanlardır.” demiş şair. Düşününce hak vermiyor değilim. Arkadaşına “Eşek” dersin kızar da, onca yükü “Sırtında taşı” deyince gıkı çıkmaz. Bir hamal bile yükü dert etmeden sırtlayıp gidiyor. “Sırtımı kaşı!” deyince mi ayıp gelecek? Sanmıyorum. Arkadaşlar ne içindir? Zorda kaldığında el uzatanın, gün gelince bir somun ekmeği paylaşanın değil midir?
 
Galiba yeni devirde bu kavramları unutmak üzereyiz. Şimdilerde sanal arkadaşlık çok moda! Bilir misiniz? “Asuman dudak büzüştürdüğüm fotoğrafımı like’lamış”, “Samed, beni “unfollow” etmiş.” Son zamanların en popüler “sosyal medya” arkadaşlığı Snapchat’te ise “SS” vermek oluyor. Nerede sırt kaşıyan birini bulacaksın? Eğer öyle bir aplikasyon çıktıysa hemen WhatsApp üzerinden bi’ tavsiyeni alırım.
 

Tanışalım mı güzel çocuk?

Aslında sözü bu kadar dolandırmamın tek sebebi Gizem’e getirmekti. Dört yıl öncesine kadar Gizem’in “arkadaşım için” olan kavramı şu sıralar “intikam için”e dönüştü. Zaman, zaman sahnelerde Gizem’in içindeki merhamet ve eski arkadaşlık duygularının kırıntılarına rastladım. Tabii bu, iç sesi ile kendini kaptırdığı dilimlerde gerçekleşiyor. Günün diğer ânlarında ise “Nerede benim intikam kılıcım?” diye dolaşmasını göz önünde bulundurabiliriz.


Kırmızı kar yağana kadar kimseye güvenme e mi?
 

Kaybolan yıllarımızı kim geri getirecek?

Gizem’in tek derdi “Keşke o gün Seda, babasına gitme demeseydi, bu hâlde olmayacaktım(k).” demek oluyor. Keşke Gizem, keşke… Saat gibi tıkır, tıkır çalışan beyninde bir dakika dur yok. Eğer boş kaldıysa “Bu boş saatte kimi, kime düşürsem.” olarak yerini dolduruyor. Belki o gün Seda babasına git, diyemedi. Sonucunun böyle olacağını bilseydi yine git der miydi? Sanmıyorum. Kimse Gizem’in şu koca dört senede ne yaşadığını bilemez. Seda'nın acısı yalnızca yakın arkadaşlıktan ibaret oldu. Gizem'in iç yangılarından bir diğeri ise parasız kalmaları oldu. Merve'nin annesinin ayakkabılarını giymesi, elbise kumaşlarına içi giderek el sürmesi. Bunları yalnızca anlatabilirim. Peki, ya hissettikleri? Bizim için koca bir HİÇ.

"Mesajı SMS olarak mı, yoksa WhatsApp'tan mı göndereyim?" 

Eli soğuk sudan sıcak suya değmemesi gereken yaşta, büyümeyen bir anneye sahip olduğunu anladı. En deli fişek zamanını, yaramazlık yapan annesini durdurmakla geçirdi. Seda ne yaptı? Gizem annesinden kalan bulaşık artıklarını yıkarken, Seda zamanını evinin biricik prensesi edasında geçirdi. Belki onun da- bizlere daha yansımayan- nasırları olmuştur? Bunu gelecek bölümler belirleyecek. İllâ ki bir marazı olacak. Yoksa dansa yeteneği varken neden psikoloji bölümüne gitsin?
 

Aşkım için saçımı feda etmişim. Kilo mu veremicem?

Kim hoşlandığı çocuk için saçını kestirmeyi ister ki? Hem de parasıyla! Merve’nin yufka yürekliliği, Yunus üzülmesin diye çaktırmamaya çalışıp parayı defterin arasına sokuşturması benden on tam puan aldı. Yunus parayı almayarak aptallık etti. Kız ne güzel para vermiş. Ama yok! Her şeyimi kaybederim, gururumu asla. Peki, o zaman. Cuma günü de aidatı o güzel bakışlarınla ödersin kuşum.

Merve’nin kilo problemi yaşamasının bir nedeni annesiyken, ikinci nedeni de ilgisiz bir ebeveyne sahip olmasıdır. Hiçbir çocuk, anne ve babasını ayrı görmekten hoşlanmaz. Her daim onları bir arada, huzur içinde görmeyi diler. Bazılarımızın fıtratında yoktur. Anne kendi havasında, baba iş güç derken unutmuş gitmiştir. Bakıyorsun ki, baban bir gün sevgilisiyle tanışmanı istiyor. Tarkan’ın Cuppa şarkısından Orhan Gencebay’ın “Batsın bu dünya!”sına geçişin saliseleri almıyor.
 

Ohh, şöyle kokusunu içime çekeyim. Önümüzdeki bir bölüm sarılamam

Ah be Merve! Sen sevdiceğinin hayâlini kurarken, o da en yakın arkadaşınınkini kuruyor. Senin yüreğin onun için çarparken, onunki de bir başkası için pır pır ediyor. Ne güzel şeydir bunları hissetmek? Sen seversin, onun da sevdiğini sanırsın. İstediğin kadar saçlarını kestir. Bir şey fark etti mi? Hayır! O, seni hâlâ kız kardeşten hallice kanka gibi görürken, yaptığın fedakârlığa değer mi? Özellikle annen gibi güzelliğine kompleksli bir kadının kızıyken? Yüzünün kabak gibi ortaya çıkmasına değdi mi? 


Yazı devam ediyor...

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER