Ve
Tarık Bey… Ali Nejat'ın hisselerini Enver'e kaptıran Tarık Bey karşı atağa geçti ve mükemmel de bir planı var! Neden hisseler karşılığında kızını teklif
etmesin ki Enver'e? Vay be! Şeytanın aklına gelmez!
Enver'in
karşısına oturup da "Sana karşı koyamayacağın, çok arzuladığın bir teklifte bulunmak istiyorum" dediği anda
belliydi o cümlede Feyza'nın
adının geçeceği. Aaa! Yoksa
şaşırdınız mı? Hisselerinin kontrolünü ele almak için kendi kızını akıl hastanesine kapatan Tarık
Bey bu karşımızdaki. Gözden düşen damat adayına karşılık eski damadına bir
şans vermiş, çok mu? Tek hamleyle
hem hisseleri kaptıran Murat'tan kurtulacak hem de hisseleri geri alacak. Kusursuz bir plan!
Enver çok kızdı -kızmakta da yerden göğe kadar haklıydı- ama Zeynep iyi ki
kaydetmişti o konuşmayı da Feyza babasının gerçek yüzünü görebildi. Zaten artık bu
kadar saf ve pasif bir Feyza izlemekten sıkılmıştık. Artık savaş meydanında
korkmadan yürüyen bir Feyza izlemek istiyoruz. Kardeşi, eski
eşi, nişanlısı, babası… Hayatındaki tüm erkeklerin dâhil olduğu
bu savaşta Feyza da yerini almalı, kendi hayatının iplerini de ele almalı
artık.
Ve
biliyoruz ki Ali Nejat da Enver de onu asla yalnız bırakmayacaklar bu kurtlar
sofrasında. Haftalardır direndikten sonra gözyaşları içinde Enver'e
sarılması da Feyza'nın hem yalnız olmayacağının, hem de mücadeleye katılmayacağının işaretiydi bence.
Son
sahnede Tarık Bey kalp krizi geçirdi,
ilaçlarını eline aldı fakat içemeyecek kadar kötüleşti ve yere yığıldı.
Feyza evde değil, Ayşegül İbo ile
birlikte dışarıda, Müşfik Bey
Kaan'la bahçedeydi son gördüğümüzde… Bir tek Gülümser'in nerede olduğunu
bilmiyoruz. Demem o ki, Tarık Bey'in ölmesi için her şey hazır! Öldürün demiyorum ama ortam
pek müsait, ne yalan söyleyeyim… Tarık Bey'in o bütün dünyaya tiksinerek bakan
halini özlerim, ama ölürse, yaptıklarının cezasını çekmeden, bedelini ödemeden
öldüğü için üzülürüm sadece…