Parmaklıklar ardında

Geçtiğimiz sezon dört yıldır koruduğu kalitesini daha da yukarılara taşıyan The Good Wife yeni sezonuna son bölümün tam kaldığı noktadan başladı. Televizyonun pek yapmayı sevmediği, benim de pek yapılmasını sevmediğim bir yöntemi çok doğru kullanarak üstelik. Seyirci ile izlediği iş arasındaki duvarı yıkarak direkt gözümüzün içine baktı Eli ve Alicia. Eli’ın sorusu Alicia’ya olduğu kadar bizeydi de aslında. Eyalet savcısı olmak istiyor muyduk? Bu sürece hazır mıydık? Bizim cevabımız evet olsa bile Alicia hiç oralı gözükmüyordu.

Yine dört ay öncesinde bıraktığımız noktaya döndük. Cary Alicia ile tartışmış, Kalinda’nın da onu bir güzel kullandığını öğrenmişti. Kendisi o kadar bahtsız bir karakter ki tüm bu olanların sonrasında hala iki güçlü kadın tarafından itilip kakılan taraf o oluyordu. Kalinda hangi yüzle Cary’e böyle tavırlar sergiliyor diye düşünmeden edemiyorum. Ama elbette ki yeni Will Gardner’ımızın çilesi bununla sınırlı değildi. Bir anda iki polisin “saldırısı” altında buldu kendini.

Kalinda Cary’i beklerken eski arkadaşı Sophia’dan telefon geldi. İnsanları kullanan bir tek Kalinda değildi tabii, onu da kullanmaya çalışan, canı sıkkın olduğunda keyfini bulmak için arayan biri vardı. Tek fark, Kalinda ancak istediği zaman kendini kullandırıyordu.

Will’in yokluğunda yakışıklı erkek eksikliği hissedeceğiz diye hayıflanan seyircilerin içine su serpmek ve Cary’i sakallı ve en yakışıklı haliyle gösterebilmek için böyle bir hikaye yazdıklarını düşünsek başımız ağrımaz. Cary karakolda kağıt üzerinde hakkı olduğunu bildiği ama gerçek hayatta saatlerdir kendisine temin edilemeyen telefon görüşmesinin peşindeydi, çaresizce. Polisler avukatları pek sevmez, ukala oldukları için el verdiğince kötü davranırlar. Amerika’da da durum farklı değilmiş, bunu anladık. Bakmayın, bir avukat için de kolay değil. Avukatlar mesleklerini çok yüce, hatta yeri gelince kutsal gören bir grup insandır ki o iğrenç adamla aynı yerde, darmaduman takım elbiselerle kelepçeli kalmanın onur kırıcılığını varın siz düşünün.

Florrick/Agos’a gelme planları yapan Diane ile Alicia’nın kahvaltısında gördük ki Diane oyunu nasıl oynayacağını çok iyi biliyor. “Ülkedeki kadınlar tarafından yönetilen en büyük hukuk bürosu olabiliriz,” vaadi kadınlığı üzerine çok kafa yoran ve buna değer veren Alicia için kilit cümle. Eşit güçte oy ve Kalinda şartlarını hafifletip cazip gösterecek kadar hem de. Ama önce elimizde daha ciddi bir sorun var. Bu kararların verilebilmesi için Cary’e ulaşmak lazım.

Finn Polmar kendinden beklenmedik şeyler yapıyor, yanlış yapıyor.

Cary götürüldüğü nezarethanede bir Lockhart/Gardner müvekkilinin oğluyla karşılaşınca büronun müşterilerinin sırtını sıvazlama alışkanlıklarını kullanarak onlara bir mesaj ulaştırdı. Artık herkes onun tutuklandığını biliyordu. Cary uyuşturucudan tutuklandığını ve en son dört sene önce mantar kullandığı için rahat olduğunu düşünedursun davanın karşı tarafında görev alan Finn Polmar’ın planı başkaydı. Cary 1,3 milyon dolarlık eroinin taşınmasına yardım etmek suçundan tutuklanmıştı, suç için 15 yıl hapis öngörülüyordu ve epey de yüksek bir kefalet talep ediliyordu. Her şey yine dönüp dolaşıp karakterlerimizin baş belası Lemond Bishop’a uzanıyordu. Bishop Cary’nin onu ispiyonlayacağından korkup saçma sapan bir şey yapmasın diye Alicia derhal soluğu uyuşturucu tacirimizin yanında aldı.

Kalinda Cary’e yardım edebilmek amacıyla onunla görüşmeye geldi. Cary 25 Mayıs’ta Bishop’ı müvekkil olarak kaybetmemek adına onunla görüşmüştü. İddiaya göre Bishop’ın adamlarına bir sonraki uyuşturucu sevkiyatında tutuklanmaktan nasıl yırtabileceklerini söylemişti. Bu ne kadar doğruydu bilinmez ama kesin olan şey Bishop’ın ekibinde dışarıya bilgi sızdıran biri olduğuydu.

Bu arada Diane Louis ve David’e emekli olmaya karar verdiğini açıkladı. Louis’e bir haller mi oldu bilinmez, inanıp inanmamak konusunda kararsızdı. Ama David Lee her zamanki şeytanlığıyla yine oyun içinde oyunlar arıyordu. Sonrasında Alicia’yı Diane’in odasında görmek de ekmeğine yağ sürdü. Ve planlar yapılmaya başlandı. Derhal Diane’in müvekkillerine Florrick/Agos bürosu kötülenmeliydi.

Kalinda Cary’i aklama çabasında sert bir kayaya çarptı. Her zaman sakinliği ardında müthiş bir korkutuculuk barındıran Bishop adamlarıyla görüşülmesini yasakladı. Diğer yanda Alicia, bürodakiler paracıklarından ayrılmak istemeyince toparlanamayan kefaleti bulmaya çabalıyordu. Cary’nin babası kılını kıpırdatmazken Alicia ve Robin’in varını yoğunu ortaya koyması “edinilen aile”nin gücünü gözler önüne seriyordu. Hele ki Cary babasının yardım edebileceğini söylediğinde Alicia’nın yalan söyleyişi… Kalbimin kırılma sesleri evde yankılandı desem yeri.

Finn geçen sezon topladığı tüm kredileri tek bölümde harcamaya yemin etmişçesine yeni hamlesinde Alicia’nın Cary’nin avukatlığından men edilmesini sağladı. Ve elbette ki Cary’i temsil etme görevi Diane’e kaldı. Zaten oyunun içine çoktan girmiş olan Kalinda Sophie’nin onu önceki gece polislerden korumak için yanına çağırdığını anladı. Ve onu üstlerine şikayet etmekle tehdit ederek Bishop’ın ekibinden polise bilgi uçuranın kimliğini öğrenmeye çalıştı. Bunu başaramadı ama Cary’nin suça işbirliğinin ses kaydı olduğu ortaya çıktı.

Bishop her ne kadar Alicia’nın güvencesini almış olsa da laflarla yetinecek bir adam olmadığı için kendi önlemini alma yolunu seçmişti ve Cary’nin hapishanede arkadaş olduğu kişiye onu bıçaklama görevi vermişti. Bu bir testti. Eğer Cary yaralanmasının üstünü örter, oyunu kuralına göre oynarsa Bishop ona yardım edecekti. Öyle de oldu. Ama Finn kendisine olan son sempatimizi de alıp götürerek kefalet parasının nereden geldiğinin sorgulanmasını sağladı ve Cary bir süreliğine daha devletin misafiri olmak durumunda kaldı.


Eli'ın beyninde yine türlü oyunlar dönüyor.

Bölümde oyun oynayan tek kişi Bishop ya da David değildi elbette. Eli’ın da kendine göre planları vardı. Artık halk arasında marka değeri taşımaya başlayan “Azize” Alicia’nın seçimlere girmesini sağlamak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırdı. Kesin olan zafer, kazanmak için savaş verilmesi gereken zaferden çok daha tatlıydı ne de olsa. Eli bu, istediğini almadan bırakmayacağını hepimiz biliyoruz. Şimdiki savcı Castro’yu da olaya alet ederek Peter’ı gerekli kıvama getirdi ve Alicia’nın aday olabilmesi için start verildi. Bu arada, Eli’ın komik ve akıllı kızı Marissa dizide hep olsa keşke, gidince kendini özletiyor.

The Good Wife’ın sezona bir bölüm hikayesiyle değil, devamı gelecek bir hikayeyle başlaması büyük cesaret. Artık yeni seyirci kazanmaya çabalamak gibi bir dertleri yok. Öylesine takip eden seyircinin elini tutmak gibi de. Bu diziye ya kendinizi vereceksiniz, ya da bu incelikli hikayeciliğin içinde kaybolacaksınız. Bence hazır olun, yine çok iyi bir sezon bizi bekliyor.

Son not: Genelde böyle şeyleri fark etmem, yönetmenliğe çok dikkat etmem ama kamera hareketlerinden sahne açılışlarına kadar çok kötü bir yönetmenlik izledik sezon açılışında. Diziye yakışmadı. Üstelik yönetmen hem dizinin yaratıcısı hem de bölümün yazarı olan Robert King idi. Hayırdır inşallah. Nazarlık diyelim.

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER