Geçen bölümün mirası öpücüğün hesabıyla başlayan MedCezir
40. bölümü sevenlerine harika bir düet daha armağan etti. Bölüme geçmeden müzik
yapımcılarına bir cümlem var: Daha ne bekliyorsunuz yahu! Mira ve Yaman’ın “Beni Benimle Bırak” yorumları, bu hafta
bolca dilimize takılacak ve MedCezir
tarihinin en iyi düetlerinden biri olarak gösterilecek kadar etkileyiciydi.

O saçları açıp bir daha hemcinslerimin aklını çelmeyeceksin tamam mı!
Bölüme dönersek; öpücük, Orkun’un hesabına beklendiği gibi
tokat olarak yazılmadı ama tabiî ki Mira ona kızacaktı. Orkun, acil taktik
değiştirmeli, görüldüğü üzere bu yeni tavrı ona bir şey kazandırmadı Mira
cephesinde, ha başka hayranlar kazandırmıştır o ayrı. Yalnız bu sezon ne sırt
dekoltesi yapacak farkındasınız değil mi? Geçen sezonda Sedef öndeydi, şimdi
Mira da, ona rakip olacağını Ender’i anma gecesinde giydiği elbiseyle ilan
etti.
Tuvalette Mira’nın yakınmalarını duyan Hale, planını yaptı; Yaman’la Mirayı barıştırmak
gerekiyor. Orkun Mira için mayınlı bölge, Hale için vatan toprağı! Altınkoy
genç tayfası, Gamze, Sedef falan hep Hale’nin planının uygulayıcısı oldular.
Bölüm boyunca öyle çok görünmese de her şeyin mimarı aslında oydu. Yalnız
Yamira; Hale’nin Orkun’a aşkı sebebiyle küllerinden doğacak ya, o da MedCezir’in
harikalığı…

İlkokuldaki öğretmeni "kollarını bağla, çiçek çocuk ol" dediğinde Yaman
Evet, ben Yaman’la
Mira’nın elbette barışacağını düşünüyorum. Ama şu anki
hallerinden de şikâyetçi olduğumu söyleyemem. Karşılıklı taktikler, güç
savaşları, onlara çok yakışıyor. Yaman’ın bu sezonki halini çok sevdim. Geçen
sezon hep bir güvensizlik, hep bir sağduyu, hep tartarak davranmalar falan…
Bırak biraz ipleri, Tozludere’de değilsin artık, Altınkoy evreni senin için de
güzel sürprizler hazırlıyor Yaman’cım. Tek yapman gereken Nevin’le Kenan’dan
uzak dur. Tabiî ki insan ailesine sırt çeviremez, hele ki Yaman gibi
doğrularını bağlılıkla savunan biri, hiç… Ama Kenan’la Nevin, Yaman’a bela
taşımaktan başka ne yapıyorlar, ah ah!

"Bana hep böyle bakacağına söz verirsen, güçlü kadın imajımdan vazgeçeceğim."
Yaman’ın bu sezondaki halini sevdim de, Elif’e tavırları
konusunda biraz sıkıntılıyım. İkide bir kızın kolundan yakalayıp onu tutması,
pek gözüme batıyor açıkçası… Tamam, onların muhabbetinin dinamiği tartışma
üzerine kurulu ama Yaman’ın biraz daha kibar olmasını bekliyorum, onu da
ekleyeyim. Ha Elif çok mu sevimli, yoo! Hele o günlüğüne yazdıklarıyla
arızalarını ilan etmedi mi! Word’de yazıp sakladığı o sayfaların şifresi de “ben
güçlü bir kadınım”dır herhalde. Gecenin sonunda Yaman’ı otobüsün kapısında “ben
buradaki kızlara benzemem, tek başıma eve dönerim, incilerim dökülmez” deyip
itekleyerek tribünlere oynasa da, balerin zarafetini seyretmesi hoş olsa da,
ben bu hırs içindeki, kendini korumaya almış kadınları pek sevemiyorum. Defolarıyla,
yüreğine söz geçiremeyişiyle, tuvalette ağlayışıyla, Yaman’ı bahçede görüp,
üzerini değişen ve seksapelin dibine vuran Mira, çok daha sahici! Elif’e
haksızlık etmek istemiyorum ama ne yapayım, rakibi çok kuvvetli, belki bambaşka
insanların yanında Elif’e sempati duyabilirdim, ama çok da bir hayranı olamam
yani! Yaman da bu bölüm onunla ilgilenmediğini açıkladı ya, Orkun’un deyimiyle “Yamancı”lar
olarak oh dedik.
Sinan’ı Ender’in başına sarararak sebebi olan Sude’ye
dönersek, az kalsın kazdığı kuyuya kendi düşüyordu. Sinan’la mesajlaşmalarını
yanlış yorumlayan Bay Aşk’ın, liseli kıskanç çocuk halleri çok eğlenceliydi. Telefonlar
karıştırıldı, peşine adamlar takıldı. Sonunda gerçekler açığa çıktı, Sude
kendini aklamak için Sinan’ın hikâyesini ortaya döktü. Şimdilik aklanmış görünüyor
ama, Asım Şekip Kaya, Ender’in ihanetini biraz deşerse, Sude yine deşifre
olabilir. Gerçi o, bu arada B planını hazırlar muhakkak, telaşa gerek yok. Kenan’ı
bekleyenlerin de gözü aydın, Nadir Baktıroğlu tayfasına katılarak o da Altınkoy’a
geri döndü, darısı Ayşe, Leyla ve Safari’nin başına.

Ben diyorum size bu çocuğun içinde bir stalker gizli diye
Gelelim Eylül-Mert-Uzay üçgenine. Orkun’un öpücüğü sonrası, Eylül
Mira’yı tuvalette sakinleştirmeye çalışırken aslında en çok kendi derdine
yanıyordu. Canım seni yakan Yaman değil, Uzay! Olmadık yerlerde ortaya çıkıp abukluğunu
yapıyor çocuk. İlk başlarda Mert’i yerin dibine sokan Eylül, bence bu çocuğa
çok daha fazlasını yapmalı. Mert’çim de Uzay’ı bir üst modeli olarak görüyor
ama alakası yok. Daha önce de söylemiştim ya Mert Uzay’ın stil ikonu, Uzay Mert’in
stalker’ı olabilir ancak. Bir defa Mert’in harika tanımlamaları var. Her bölüm
Uzay’dan bahsederken çok tatlı bir şey söylüyor. Bu bölüm de en son kendini “Uzay
boşluğunda sallanan Mert” olarak tanımladı mesela… Mert Eylül’ü affetmeden önce,
Eylül’ün artık kuyruğu dik tutma çabasından vazgeçip, iyi bir özür dilemesini
izlemek istiyorum. Mert bunu hak ediyor, sizce de öyle değil mi?

"Yine karşılaşırız, dünya küçük aşkım büyük"
Bölümün en eğlenceli sahneleri Serez’lerin evindeki
kahvaltıydı kuşkusuz. Sabah sabah sırtına pencereler açtığı kıyafeti ve
mutfaktaki marifetiyle Sedef, herkesi bir araya topladı. Bunu gören Mira kareli
gömleğini değiştirip beyazlar içinde kahvaltıya katıldı. Dedim ya Yaman’la Mira’nın bir araya gelmesini
bekliyorum ama şu hallerine de bayılıyorum. Yaman’ın telefonla verdiği sahte
randevu, Mira’yla aynı masada olmasını umursamayıp ondan bir şeyler uzatmasını
istemesi çok eğlenceliydi. Tabii Mira’nın bunlara delirmesi de… Hele Yaman
masadan kalkıp giderken, orada öylece oturmak istemedi ama söyleyecek bir şey de
bulamadı. Dudaklarından “kolay gelsin” cümlesinin dökülmesi çok komikti. Neyse ki
o da Sedef’ten tüyoları aldı da, umursamazlık durumları eşitlenecek böylece…

Onu harika yapan özelliklerinden biri de alıcılarının hep açık olması...
Bu arada Sedef’in içinden resmen bir Ender çıktı, farkında
mısınız? Meğer yıllar, onun içinde ne kadar şefkat biriktirmiş. Onunla ilgili her
şeye hayranlığımı ilan edebilirim. Gerçi çılgın tavırlarını da özlemiyor
değilim ama bu halinin de hastasıyız! Yaman’a “sıva sağlam ama sorun temelde”
diyerek tek cümleyle her şeyi özetledi mesela. Mira’ya verdiği akıllar, aileyi
bir arada tutma çabalarıyla Sedef; gerçekten bir harika!
Bölümün yıldızlarından biri de Beren’di. Ablasından yana
olmasına bayıldım. Gerçi Beren’in ailesine, özellikle Mira’ya düşkünlüğünü
hepimiz biliyoruz. Geçen sezon Amerika’ya gitmek istemeyen Mira’ya ağlayarak
yalvarmasını hatırlıyorsunuz değil mi? Beren’in Orkun’a verdiği ayar sonrası,
Orkun’un kendi saçlarını yoluşu, o saçları beğenmeyenlerin içini ferahlatmıştır
herhalde. Ama ben onlardan değilim onu da ekleyeyim.

Bakışlarındaki yavru kedi masumiyeti, sizin de içinizde sarılma isteği uyandırmıyor mu?
Okulda birbirlerini sık sık uzaktan seyreden Yaman ve Mira
sonunda Altınkoy gençleri, Hale, Gamze ve Sedef ittifakıyla, okuldaki şenlik
için şarkı söylemek üzere bir araya getirildi. Planlara göre, baştan itibaren birçoğumuzun
beklediği gibi, MedCezir şarkısını
söyleyeceklerdi. Mira’nın bu planı değiştirmesiyle hayal kırıklığına uğrasam da
söyledikleri “Beni Benimle Bırak” hem
harika bir şarkıydı, hem de ikisine çok yakıştı. “Canım şenlik çekti” diye
aşerdiğini iddia edip, okula gelen Gamze’nin, çiftleri barıştırma planı içinde
doğum yapmak da varmış meğer. Yalnız bu sahte sancılanma ortaya çıktıktan sonra,
Gamze gerçekten sancılanınca, artık ona kim inanır, kim inanmaz göreceğiz. Bu
arada arabayla doğuma giderlerken, tekrar bir arada olmalarını, Yaman’la Mira’nın, arada hesaplar,
planlar, gizlemeye çalıştıkları duygular olmadan birbirlerine bakışlarını
görmeyi özlemişim. O sahnelerde, içinde salıncak kurulanlar olarak çok
tatlıyız. En iyisi; siz biraz daha atışın, sonra da birleşip, sonsuza kadar
mutlu olun e mi!