Frank: Tango öğrenmek ister misin Donna?
(…)
Donna: Sanırım bu beni biraz korkutuyor.
F: Neden peki?
D: Hata yapmaktan korkuyorum.
F: Tangoda hata olmaz Donna. O, hayata benzemez.
Basittir. Tango bu yüzden bu kadar büyüktür. Hata yapsan, ayakların karışsa da
tangoya devam edersin! Neden denemiyorsun? Deneyecek misin?
Orijinal adıyla Scent
of a Woman filminden… Ne güzel, ne efsane bir sahneydi! Ne zaman içinde
tango geçen bir görüntü görsem aklıma bu sahne gelir. İlişki Durumu: Karışık’ın 25. bölümünü izlerken de aklıma
geldi. Yorumun ilerleyen kısmında lazım olacak.
***
Şu ana kadar yazdığım en zor bölüm yorumuna başlıyorum.
Bu hafta Gülendam’ın dünya tatlısı, Mediha’nın yıkılan
halleri, İsmail Dede ile hanım arkadaşı Nebahat Hanım Teyze’nin sıcacık hatta
sonunda boğazları düğümleyen sohbetleri derken zamanın nasıl geçtiğini
anlamadım.
Beni bu abi getirdi.
İlk onun adını verdim, kendisiyle başlamak istiyorum:
Hoş geldin Naciye'nin yeğeni, İso'nun dadısı Gülendam! Hem Ayşegül’e hem Handan’a hem de (sosyal medyadan gördüğüm kadarıyla
) İlişki Durumu: Karışık’a ilaç gibi
geldi. B A Y I L D I M! Aybike Esin Tutumluer ne güzel hayat vermiş! Ayrıca
Gülendam’ın hem İso’ya bakması hem de Can’a köstebeklik yapması süper olmuş! (Burada sinsi
sinsi gülüyorum, nedenine sonra geleceğim.)
Ne kadar da başarılı bir köstebek.
Bu hafta en çok eğlendiğim sahneler ise Mediha Hanım Teyze’nin
sahneleriydi. Mediha Hanım Teyze’nin (henüz alışamadığım) Naci ile yolları ne zaman kesişecek diye
bekliyordum; kısmet Perihan Hanım Teyze’nin “olaylaaar, olaylaaaar”lı dernek gecesine
oldu. Yalnız aşk tesadüfleri sever. Doktorculuk, garsonculuk, tangoculuk derken
Mediha Hanım Teyze inceden inceye Naci’ye mi yükseliyor ne? Kahvaltı sahnesinde
hafif bir kıskançlık kokusu aldım. Naci’nin duygularından bahsetmiyorum zaten. Direkt
yazıyor! Hayırlısı :)
Renkkkk!!! Dansss!!!
25. bölüm itibariyle daha öncesinde bir felakete
dönüşen İso’nun devlet tarafından denetlenmesi durumu devam etti. Bu sefer Can ve Ayşegül’ün işlerinin
daha zor olacağını anladık. Baskın basınındı. O kadar aksiliğe rağmen İso’nun
Ayşegül ve Can’da kalmasını sağlayan tek isim İsmail Dede oldu. Belki de ikinci
baharını yaşayacak olan İsmail Dede, İso için başka bir baharı bekleyecek. O
yüzden İsmail Dede’yi üzmeyin. Kıymetini bilin. Ona kocaman sarılın.
İnsana ağız tadıyla ikinci bahar yaşatamaz mısınız genşşler?
Bana kalırsa biz bu aşk meşk işlerini beceremiyoruz,
hep elimize yüzümüze bulaştırıyoruz. Nedeni için çok uzaklara gitmeye gerek yok
sanırım. İlişki Durumu: Karışık’ın
yirmi beşinci bölümüne bakmamız yeterli. İsmail Dede ve hanım arkadaşı Nebahat
Hanım’a bakmamız yeterliydi. İkisi arasındaki zarafet ne yapmamız gerektiğini
gösteriyor resmen! (+ İsmail Dede 15 Can’ı ve 35 Murat’ı cebinden çıkarır.
Biraz örnek alın.)
Dikkat ettiyseniz hiç "Muraddd" demedim. Bu hafta Murat
(ve Ayşegül) ve diğer gelişmeler için özel bir spesiyal hazırladım. Buyurun. ->