"Hediye gibi geldin hoş geldin." Diyor parça. İşte
aşk tam da böyle bir şey değil midir? Bi' anda gelir ve senin her şeyin olur.
Tıpkı Gönül Dağı'nın Elif ile Kenan'ı gibi.
Elif, güzeller güzeli hemşiremiz. bahtı küçüklükten biraz
kötü gitmiş olsa da hayat onun karşısına iyi insanları çıkarmış. Tökezlemek,
düşmek, ağlamak... hepsi insana dair olgular. Eeee Elif biraz fazlasıyla buna
dahil olsa da hayat karşısına fırsatlar çıkarmıyor değil. Hadiii biraz eskiyi
gidelim önce. Küçüklük aşkı normal değil mi? Onu belki de gözünde büyütmeler
belki en ufak hareketinden kocaman kocaman anlamlar çıkarmalar. Taner'e karşı
aslında hissettikleri tam da buydu. Mış gibi sanmak, miş gibi düşleyiş. Sonra
karşısına Serdar çıktı. İşte tam da hayatımın aşkı, mutlu yuvamın direği derken
terk edilmek canını fazlasıyla yaktı. Aslında Elif'in istediği şey huzurlu ve
mutlu aile olabilmek idi. Ama bunlar onun güven sorunu yaşayan kadın haline
getirdi. İşimi yapayım, kimseye zarar vermeyeyim, çekip gideyim.
Ama bazen.... Olmuyor bazen...
Gitmek mi zor kalmak mı? Gidenin mi acısı fazla kalanın mı? Sabahlara
kadar tartışırız bunları da. Yaşamaya devam ediyoruz ite kalka. Belki güç bela.
Olmazlar olur, olurlar olmaz. Hayal kırıklıkları cebe yadigar bile kalabilir.
İşte o sırada kahraman çıkagelir. İlla pelerine gerek yok bazen de beyaz
önlüğüyle gülümser bize.
Kayaaaaa Kuzenlerrrrrrrr
Hoş geldin Kenan Kaya...
Bilinmezlikler içerisinde hayatını sürdürmek kararsızlıkla
eşit olsa gerek. Arayışlar, vazgeçişler, kavuşmalar, gülümseyişler. Kenan'ın
yaşadıkları tam da buraya oturuyor. Ailesinin öldü diye bildiği çocuk büyür ve
o annenin gözlerinden yaşları yanaklarına süzdürür. Ailen yaşıyorken evlatlık
olmak pek de istenilen durum olmasa gerek. Zaten arayışlar tam da burada
başlıyor. Ve sarılmaların kuvveti burada ortaya çıkıyor. Aile olmak, bi' anda
kardeş sahibi olmak; yeğeniydi, kuzeniydi, amcası dayısı teyzesiydi derken bi'
bakmışsın önüne kucak dolusu insanla bir aradasın.
Sevinmek, üzülmek, alışmak derken bunlara bakışmak, kendi
yuvanı kurmak, inanmak, yeniden sevmek durumları girince yüzlerdeki neşeyi,
bakışlardaki anlamı görebiliyorsun hiç sesi çıkmasa da. Zaten bangır bangır
bağırmazsın ömürlük istediğini. Usul usul güzel güzel ilerlesin, akışa
bırakayım da tadını çıkaralım an'ın dersin.
Bahçede koşuşturan minik Elif ve Kenan görmek dileğiyle :)))))
Kesişti Elif ile Kenan'ın yolu bozkır ortasında. İşte şimdi
çiçek açmalı orada en sarısından en yeşilinden en mavisinden en aşk
dolusundan... Çağla bahçesi bu aşka şahit, sağlık ocağı şahit, biz izleyenler şahidiz...
Ben çok sevdim #ElKen i
Ben inandım yeniden varoluşlarının kitabını yazacaklarına
Ben gördüm birbirlerini ne kadar düşündüklerini
Ben izledim tatlı gülüşlerini
Ben yakaladım güzel bakışmalarını
Elif ve Kenan karakterlerine can veren Zümre Meğreli ve
Serkan Kuru'nun emeklerine sağlık. Şansları, yolları açık başarıları daim
olsun.
Elif ve Kenan'a dönersek;
"Seyirlik değil ömürlük olsun
Bir yastıkta nasip olsun"
Sevgiler...
* Sezen Aksu/ Hoşgeldin